DİHA - Dicle Haber Ajansı

Gençlik

İzmirli gençler: Önümüzde sadece iki yol var

 
7 Ocak
09:11 2016

İZMİR (DİHA) - Kürdistan'da devlet terörüne karşı kurulan Sivil Savunma Birlikleri-Yekîneyên Parastina Sivîl'i (YPS) selamlayan İzmirli Gençler, Kürdistan'da savaş yaşanırken batıdaki gençlerin önünde sadece "ya Kürdistan'daki direnişe katılmak ya da bulunduğu her yeri Kürdistan safına çevirme" görevi olduğu ifade etti.

İzmir'de bulunan gençlik örgütleri, Kürdistan'da devlet terörüne karşı Sivil Savunma Birlikleri-Yekîneyên Parastina Sivil (YPS) mücadelesini selamlayarak, devletin topyekûn saldırılarına karşı batıda da mücadeleyi yükseltme ihtiyacına işaret etti.

Kürt halkının devlet katliamına karşı yürüttüğü tarihi direnişi selamlayan Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyesi Rıdvan Coşkun, Türk devletinin Kürdistan'a yönelik işgal hareketi başlattığına dikkat çekti. Kentleri kuşatma altında alan devletin halkın iradesini teslim almaya çalıştığını fakat gençlik öncülüğünde oluşan direnişle karşılaştığını dile getiren Coşkun, bu zamana kadar verilen mücadelenin kurulan Sivil Savunma Birlikleri (YPS) ile örgütlü bir forma kavuşmuş olduğunu belirtti.

'Artık basın açıklamaları ve yürüyüşler yetmez'

Coşkun, Kürt halkı ile dayanışmak için batıda da ileri adımlar atılması gerektiğini kaydetti. Bunun da artık basın açıklamaları yada yürüyüşlerden daha somut adımlarla yapılması gerektiğini vurgulayan Coşkun, özellikle gençlerin önündeki iki yolun ise "Ya Kürdistan'daki direnişe katılması ya da bulunduğu her yeri Kürdistan safına çevirmesi" olduğunu söyledi.

Abluka altındaki Sur, Cizre ve Silopi'de her gün sivil halkın katledildiğine de işaret eden Coşkun, şunları söyledi. "Buna sert bir mücadele ile cevap verilmesi gerekiyor. Aksi takdirde Kürdistan halkı ile bir kopuş olacaktır. Kürt halkının uzattığı barış elini güçlü şekilde tutmalıyız."

'Bize düşen direnişi desteklemek'

Kaldıraç Okuru İlker Savran ise Kürdistan'da evlerin ve şehirlerin tanklarla yok edildiğini, buna karşın da halkın görkemli bir direniş gösterdiğini ifade etti.

Bu tablo içerisinde Türkiyeli gençlerin, Kürdistan'da yürütülen bu kirli savaşa karşı Gezi'de gösterdiği direnişle cevap olması gerektiğini söyleyen Savran, Gezi Parkı direnişinde Kürt halkının dayanışmak amacıyla sokağa çıktığını bugün de Türkiyeli gençlerin aynı cevabı verip alanlara çıkması gerektiğini söyledi. Savran, Kürdistan'da halk öz savunmasını alarak, devlet terörü karşısında direnirken, "Bizlerin yapması gereken bu direnişleri desteklemektir" diye konuştu.

'Devlet katliamı devam ettikçe Kürt halkının direnişi devam edecektir'

Kürt halkını öz savunma birimleri oluşturmaya devletin giriştiği topyekun saldırıların ittiğini dile getiren EMEK Gençliği'nden Pınar Çetinkaya da YPS güçlerinin kurulmasını ise doğal bir refleks olduğunu söyledi. Devlet katliamı devam ettikçe Kürt halkının da bu saldırılar karşı savunmasını almaya devam edeceğini kaydeden Çetinkaya, "Kürdistan gençliği yasamak için savunmalarını almak zorunda kalmışken, batıda gençler belki bir sıcak savaşla burun buruna değil ama devletin her turlu baskı aygıtı batıda da gençler üzerinde kendini hissettiriyor. Bu sebeple aslında tüm halk kesimlerinin ihtiyacı olan birleşik mücadeleyle devlet saldırılarını püskürtebilir" dedi.

'Kürdistan'daki direnişte kadınlar ön saftadır'

Demokratik Halklar Federasyonunu (DHF) üyesi Selvi Salır ise, tüm saldırı ve imha konseptine karşın Kürt halkının gençleri, kadınları ve çocukları ile bir tarih yazdığını ifade etti.
Özellikle kadınların devlet faşizmine karşı barikat başlarından ayrılmadığına dikkat çeken Salır, batıda yaşayan gençler olarak bu direnişe bir ses olmak sorumluluğunda olduklarını dile getirdi.

(vd/öç)



Paylaş
Diğer başlıklar

EN ÇOK OKUNANLAR