DİHA - Dicle Haber Ajansı

Panorama

2006'da 'töre' ve 'namus' cinayetleri durmadı

 
28 Aralık
12:42 2006

MEKİYE GÖRENÇ



DİYARBAKIR (DİHA) - Diyarbakır'da 2006 yılında 799 kadın, şiddet gördüğü için kadın kurumlarına başvurarak yardım talebinde bulundu. 'Kadına yönelik şiddete' karşı çıkarılan Başbakanlık Genelgesi'ne rağmen bu yılda kadınlar 'namus' adı altında öldürüldü ve şiddet görmeye devam etti. Basına yansıyan verilere göre bölgede bir yıl içinde 7 kadın 'namus' ve 'töre' cinayetine kurban gitti.



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan imzası ile 4 Temmuz 2006 tarihinde yayınlanan 'Çocuk ve Kadınlara Yönelik Şiddet Hareketler ile Töre ve Namus Cinayetlerinin Önlenmesi İçin Alınacak Tedbirler' başlıklı genelgeye rağmen, kadına yönelik şiddet hız kesmedi. Diyarbakır'da 2006 yılı içerisinde 799 kadın şiddet gördüğü için kadın kurumlarına başvurarak yardım talebinde bulundu. Şiddet mağduru kadınların 382'si Yenişehir Belediyesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehabilitasyon Merkezi'ne (EPİDEM), 181'i Kadın Sorunlarını Araştırma Merkezi'ne (KAMER), 193'ü Bağlar Belediyesi Kardelen Kadın Evi'ne, 41'i ise İnsan Hakları Derneği'nden (İHD) yardım talep etti.



Kadınların yüzde 70'i şiddet mağduru



Diyarbakır Barosu'nun 1998-2005 yılları arasında yaptığı araştırmaya göre, Diyarbakır'daki kadınların yüzde 70'i şiddet mağduru. Ancak bu kadınların sadece 183'ü mahkemeye başvurdu. 1998 yılında yürürlüğe giren aile içinde şiddet görenlerin Aile Mahkemesi ya da Savcılığa başvurması durumunda alınacak bir takım tedbirleri içeren '4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Yasa' çerçevesinde 183 kişi başvuruda bulundu. 183 dosyadan 79 dosya hakkında tedbir uygulamasına yer olmadığı kararı verilirken, sadece 104 dosya hakkında tedbir kararı verildi. Ancak yargılama süresinin 10 aya kadar uzaması nedeni ile bir çok kadın davayı takip edemedi.



2006 yılı içerisinde basın yayın organlarına yansıyan bazı cinayetler:




*20 Nisan: Diyarbakır’da nişanlısı N.A.'nın nişanı bozması üzerine 24 yaşındaki Neşe Ö., Yeniköy Mezarlığı'na götürülerek, önce 17 yaşındaki kardeşi M.E.Ö. tarafından kalçasından bıçaklandı. Daha sonra babası Faruk Ö. tarafından tabancayla vurulan Neşe Ö. ağır yaralı olarak kaldırıldığı Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi’nde yaşamını yitirdi.



*22 Temmuz: Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'ne bağlı Sırımkesen Köyü'nde berdel usulüyle evlendirilen Gülistan Gümüş, erkek çocuk doğurmadığı ve evini terk ettiği için eşinin silahlı saldırısına uğradı. Eşinden kaçan ve annesinin evine sığınan Gümüş, saklandığı çeyiz sandığında kalaşnikof silahla öldürüldü.



*5 Temmuz: Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde, Gurbet Adanır (30) adlı kadın M. Salih Saltan adlı kişiye kaçtığı gerekçesiyle, eşi Hüseyin Adanır'ın 15 yaşındaki yeğeni S.A tarafından üç yerinden bıçaklandı. 15 gün tedavi gören Gurbet, hastanede yaşamını yitirdi. Adanır'ın cenazesi, ailesinin sahiplenmemesi üzerine, kimsesizler mezarlığına gömüldü.



*15 Haziran: Mardin'in Nusaybin İlçesi'nde Zarife Akpınar öldürüldü. Akpınar cinayetinin üzerindeki sır perdesi aralanamadı. Yakınları Akpınar'ın eşi tarafından öldürüldüğünü iddia etti.



*5 Kasım: Diyarbakır'da evini terk ettiği için imam nikahıyla yaşadığı kişinin 15 yaşındaki kardeşi tarafından tabancayla boynundan ve kalbinden vurulan 25 yaşındaki Fatma Tunç ağır yaralandı. Tedavisi halen devam eden Tunç, sığınma evine götürülerek koruma altına alındı.



*26 Aralık: Diyarbakır'da 16 yaşındaki Esra Aksel gece saat 03.00 sıralarında erkek arkadaşıyla konuştuğu için erkek kardeşi tarafından kuru sıkı tabancayla öldürüldü.



*Şanlıurfa'da sevdiği kişiye kaçtığı gerekçesiyle (21) yaşındaki bir kadın abisi tarafından bıçaklanarak öldürüldü.



Yaşanan kadın sorununa ilişkin görüşlerini aldığımız kadın kurumları, yasaların değişmesiyle birlikte belli bazı iyileşmelerin olduğunu ancak, bunun yetersiz kaldığını dile getirdi.



Cinayet ve şiddete ilişkin kadın kurumlarının görüşleri şöyle:




EPİDEM Koordinatörü Gülcan Yalçın Tantekin: 2006 yılında bize yapılan başvurularda, kısmi bir azalma var. Bu durum Diyarbakır'da ki kadın kurumlarının sayıca artmasına bağlı. 2006 yılında kadının kendini koruma hissi ve kadın bilinci biraz daha arttı. Namus cinayetleri önceki yıla oranla aynı. EPİDEM olarak 2007 yılında mahallelere inerek kadın ve çocuklara yönelik grup çalışmaları yapmayı planlıyoruz.



KAMER Çalışanı Hayriye Ahçıoğlu: 2006 kadınlar açısından verimli bir yıldı. Yasal değişiklikler ve uygulanmaya başlanması ile önemli adımlar atıldı. Önceden kişi 'namus' cümlesini kullandığı zaman bir indirimden faydalanıyordu, ama şimdi hem uygulayan hem azmettirenler aynı ölçüde ceza alıyorlar. Nitelikli insan öldürme kapsamında ele alınıyor. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla Başbakanlık tarafından yayınlanan genelge çok önemli idi. 2007 yılında kadınlar ve kadın kuruluşları olarak genelgenin takipçisi ve uygulayıcısı olacağız. Bu konuda herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor. Kadın sorunu Ahçıoğlu, kadın sorunu kısa sürede çözülecek bir sorun değildir.



Kardelen Kadın Evi Yöneticisi Çağlar Demirel: Kadına yönelik şiddet 2006 yılında değişmedi. 2006 yılı kadın sorununun çözümüne yönelik yaklaşımların geliştiği bir yıldı. Bize başvuran kadınlara farkındalık yaratarak, nasıl çözüm bulacağımız konusunda daha fazla deneyim kazanmış olduk. Deneyimlerle birlikte çözüm geliştirdik. Yeni yılla birlikte mahallelerde eğitim çalışmaları başlatıp, 'namus' cinayetlerinin ve intiharların nedenlerini yapacağımız görüşmelerde irdeleyeceğiz. Kadınlarla 'Ortak ne yapabiliriz?' Sadece biz değil bütün kadın örgütleriyle ortak bir çalışma yaparak bunu sonuçlandırmayı düşünüyoruz. Başbakanlık Genelgesi'nin işletilmesi konusunda devletin ve bütün kadın örgütlerinin ortak çalışma yürütmesi konusundaki taleplerimizi de ilgili yerlere ileteceğiz.



(rk/gm/sa)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR