Prof. Gürsoy: İktidarın yandaşlarını silahlandırması çok tehlikeli
AYDIN (DİHA) - Türkiye’nin bugün bir gerilim içinde olduğunu ifade eden Prof. Dr. Gençay Gürsoy, bu gerilim içerisinde iktidarın yandaşlarını silahlandırmasının ise çok tehlikeli bir girişim olduğu uyarısında bulundu.
Bu suça ortak olmayacağız" bildirisine imza attıkları için tutuklanıp bu yılın Mart ayında Doç. Dr.Kıvanç Ersoy, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı ile birlikte tutuklanıp, 38 gün sonra bu isimlerle birlikte tahliye edilen Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan ve Barış Meclisi üyesi Prof. Dr. Gençay Gürsoy, hak ve özgürlükler konusunda günden güne geriye doğru gidilen Türkiye’de bugün içerisinde bulunan tabloyu ve buna karşı yapılması gerekenleri DİHA’ya değerlendirdi.
Türkiye’de demokrasiden söz edilebilmesi için öncelikli olarak barıştan söz edilmesi gerektiğini söyleyen akademisyen Esra Mungan, bugün yürütülen tüm kirli savaş politikalarına rağmen barış mücadelesi vermekten asla vazgeçmeyeceklerini ifade etti.
‘Tutuklanan isimler bilinçli seçildi’
Ancak bu “barış” sözcüğünün de içinin boşaltılarak kriminal bir sözcük haline getirilmek istenildiğine dile getiren Mungan, barışın gerçek anlamda yaşanması için çözüme odaklanılması gerekildiğinin altını çizdi. Akademisyenlere yapılan saldırılar, hedef göstermeler ve karalama kampanyalarının toplumun tüm kesimlerine yapıldığını vurgulayan Mungan, muhalif TV’lerin kapatılması ve kesilen cezaların bunun en açık göstergesi olduğunu kaydetti.
Mungan, yine bugün hala cezaevinde olan Aslı Erdoğan ve Necmiye Alpay’ın tutuklanmasından önce tutuklanan Ahmet Nesin, Şebnem Korur Fincancı ve Erol Önderoğlu’nun da bilinçli olarak seçilerek toplumun tüm kesimlerine mesaj verilmek istenildiğini belirtti.
‘Yaptığımız işin doğruluğunu bir kez daha anladık’
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açılışlarda ve muhtarlarla toplantısında her fırsatta bildiriden bahsettiğini söyleyen Mungan, “Cumhurbaşkanı bir bakıma bizim halkla ilişkilerimizi yürüttü. Her konuşmasında bildiriden söz ederek gündemleşmesini sağladı. Bildiriyi duymamış haberi olmayan insanlar merak edip bildiriyi okudu. Akademisyenlere yönelik saldırı ve hedef göstermek başlayınca daha fazla akademisyen imza attı. Cezaevindeyken yaptığımız işin ne kadar doğru olduğunu anladık” dedi.
‘Sadece barış istiyoruz’
“Barış için akademisyenler” girişiminin Türkiye’de bir dönüm noktası olduğunu söyleyen Gençay Gürsoy ise, barış bildirisini destekleyen, okuyan ve okutturan herkesin çok önemli ve kıymetli bir dayanışma sergilediğini ifade etti. Ne kadar hedef gösterilseler de haklı olduklarını kaydeden Gürsoy, mücadele vermeye devam edeceklerini söyledi.
‘Masanın tekrar kurulması lazım’
Türkiye’nin bugün bir gerilim içinde olduğunu belirten Gürsoy, iktidarın yandaşlarını silahlandırmasının ise çok tehlikeli bir girişim olduğuna dikkat çekti.
Yine yurt içinde ve bölge ülkelerinde bir savaş ve kaotik bir durumun olduğuna işaret eden Gürsoy, Türkiye'nin bir an önce kendini toparlaması ve tavrını barıştan yana koyması gerektiğini ifade etti. “Cumhuriyetin kurucu ve değişmez ilkeleri olan laiklik ve yurtta ve dünyada barış ilkelerine dönmemiz gerekir” diyen Gürsoy, “Toplumsal mutabakatın sağlanması müzakerelerin ve çözüm masasının tekrar kurulması ölümlerin olmamasını istiyoruz” diyerek konuştu.
(mua/cnö/öç)