DİHA - Dicle Haber Ajansı

Haberler

TUHAD-FED Eşbaşkanı: Yönelimler İmralı’dan başlıyor

 
25 Ekim
09:11 2016


AMED (DİHA) – Son dönemde cezaevlerinde artan işkence, sürgün ve hak ihlallerini değerlendiren TUHAD-FED Eş Genel Başkanı Bahar Oktay, cezaevlerine yönelimlerin İmralı Adası’nda ağırlaştırılan tecrit ile başladığını söyledi.

Kürdistan ve Türkiye’de bulunan cezaevlerinde had safhaya ulaşan hak ihlallerine ilişkin Tutuklu Hükümlü Aileleri Hukuk Dayanışma Dernekleri Federasyonu (TUHAD-FED) Eş Genel Başkanı Bahar Oktay değerlendirmelerde bulundu. İlk olarak son dönemde yaşanan hak ihlalleri ve kadın cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerini değerlendiren Oktay, cezaevlerinde OHAL öncesi ve sonrasında yaşananların Kanun Hükmünde Kararname’ler ile meşrulaştırıldığını söyledi.

‘Direniş geleneğinden dolayı cezaevlerine yönelim oluyor’

1980 sürecinden bu yana cezaevlerinin var olan süreçlere öncülük ettiğini, cezaevlerinin her zaman direniş alanları olduğunu ifade eden Oktay, “Savaş süreçlerinde de yönelimin en yoğun olduğu alan direniş geleneğinden dolayı cezaevleridir. Cezaevlerinin ideolojik alan olduğu, tutsakların düşüncelerinden dolayı cezaevinde bulunduğundan dolayı ciddi yönelimler oluyor. İnsanlık onuruyla bağdaşmayacak düzeyde, ağır hak ihlalleri cezaevlerinde yaşanıyor” dedi.

‘Yönelim İmralı’dan başlıyor’

En ağır ihlallerin İmralı Adası’nda yaşanan ağır tecrit ile bütün çıplaklığıyla görüldüğünün altını çizen Oktay, “İmralı’da 17 yıldır tecrit sürüyor. Bu siyasal sürece ve diğer cezaevlerinde de kendisini gösteriyor. Yönelim nasıl ki İmralı’dan başlıyorsa, tecrit derinleştikçe bütün cezaevlerinde ihlallerin derinleştiğini görüyoruz” şeklinde konuştu.

'25 hasta tutsak derhal tahliye edilmeli’

Kürdistan ve Türkiye cezaevlerinde 400’ü kadın olmak üzere 8 bin 500 siyasi tutsak olduğunun bilgisini paylaşan Oktay, bini aşkın tutsağın müebbet, 101 tutsağın ise ağırlaştırılmış müebbet cezası ile tutulduklarını söyledi. Cezaevlerinde 101 ağır hasta tutsağında bulunduğunu kaydeden Oktay, “25 hasta tutsağın acilen tahliye edilip tedavi olması gerekiyor. Yaşanan süreç ile birlikte yansımasının en çıplak görüldüğü ihlaller hasta tutsaklar. Haziran’dan bu yana 900’e yakın tutsak sürgün edildi” diye sıraladı.

‘Hasta tutsaklar cezaevi içinde cezaevinde’

Hasta tutsakların sorunlarına cevap olmak adına girişimlerinin sürdüğünü dile getiren Oktay, hasta tutsak Ergin Aktaş ve Sibel Çapraz’ın durumuna dikkat çekerek, Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvurunun savcılığın ‘Tek başına yaşamını idame edemez’ raporuna rağmen ret edildiğini söyledi. Hasta tutsakların cezaevi içinde cezaevlerinde olduğunu belirten Oktay, “Sağlık sorunları gittikçe derinleşiyor. Bu konuda yasalarda sağlık koşullarının oluşturulması belirtiliyor. Buna rağmen daha gerisine çekiliyor” şeklinde konuştu.

Yapılan girişimlere rağmen girişimlerinin sonuçsuz kaldığını ifade eden Oktay, Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) yapılan başvurular sonucunda alınan tedbir kararlarına rağmen istenilen koşulların sağlanmadığını söyledi.

‘Şirnex’te abluka cezaevinde daha ağır uygulanıyor’

Şirnex’te (Şırnak) 8 aydır süren abluka ve kuşatmadan dolayı cezaevinde iletişimin sağlanmadığına işaret eden Oktay, “Abluka uygulamaları cezaevlerinde daha ağır olarak uygulanıyor olmasından dolayı açlık grevlerine başlandı. Tepkisel anlamda var olan uygulamalara dur demek adına, açlık grevleri ve farklı eylemsellikler kendisini gösteriyor. Tepki gösterilmediği durumda, var olan haklarının tümü askıya alınıyor. Tepki doğmadıkça uygulamalar meşrulaştırılıyor” diye ifade etti.

(ayg-özp/kk)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR