Türkiyeli kadınlara 'kazanımları birlikte sahiplenelim' çağrısı
İSTANBUL (DİHA) - Kayyım atanan DBP'li belediye kadın eşbaşkanları, Türkiyeli kadınlara "Her yerde kadına karşı bir şiddet var. Kayyım da kadın iradesine doğrudan bir darbedir. Kadınlar buna karşı birlikte direnmeli" çağrısında bulundu.
15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) ile birlikte çıkartılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) belediyelerine yönelik atanan kayyım, halk iradesine dönük saldırının yanı sıra Kürt kadınlarının yıllardır verdiği mücadele ile elde ettiği kazanımlara da bir saldırı olarak yorumlandı. Kayyım atanan belediye kadın eşbaşkanları, direnme çağrısında bulundu.
Kayyım atanan Artemêt (Edremit) Belediye Eşbaşkan Vekili Nurhayat Çelik, belediyeleri yaşamın örüldüğü mekânlar olarak değerlendirerek, toplumun oluşumuna vesile olan kadınların da Artemêt Belediyesi'nin tüm alanlarında olduğunu söyledi. "Normalde belediyelere girildiği zaman erkek personelin yüzde 90 olduğu görülür. Ancak bizim belediyelerimizde birinci kattan üst kata kadar bütün birimlerde kadın personel, kadın çalışanlar, kadın encümenler yer alıyor. Yine, belediyemizin bünyesinde oluşturduğumuz kadın müdürlükler, kadına yönelik şiddete karşı mücadele birimi, kadın ekonomisini geliştirme birimi, kadınların ihtiyaçlarına göre çalışmalar mevcut" diyen Çelik, ancak kayyımlarla bu kazanımlara yöneldiğini söyledi.
Çelik, kayyımlara rağmen mücadelelerine devam edeceklerinin altını çizerek, Türkiyeli kadınlara "Tüm kadınlar bu kadın kazanımlarına sahip çıkmalı" diye seslendi.
'Kayyım eşbaşkanlığa da darbe'
Yerine kayyım atanan Îdir Belediye Eşbaşkanı Şaziye Önder de, devletin erkek egemen sisteme dayandığını ifade ederek, eşbaşkanlık sisteminin ise insanların kendini ifade edebildiği ve eşit olarak yönetimde yer aldığı bir sistem olduğunu vurguladı. Dolayısıyla bu sistemin devlet politikasına ters olduğunu dile getiren Önder, 2014 yerel seçimlerin ardından DBP'li belediyelerde hayata geçirilen eşbaşkanlığın resmiyette kabul edilmediğini hatırlattı. Önder, "Belki seçim zamanında eşbaşkanlığa çok dokunulmadı ama sonrasında yavaş yavaş o erkin değişmesine karşılık devlet bu sefer bizim sistemimize bir darbe vurmaya çalıştı. Neredeyse bütün kadın eşbaşkanlar tutuklandı" diye belirtti.
Devletin kayyım atamayla, "Erk erkektir, bizim alanımızdır ve sizin devletin erkine karşı herhangi bir eyleminiz olduğu zaman biz de kendi gücümüzü atarız" mesajı verdiğini kaydeden Önder, bunun aynı zamanda eşbaşkanlığa yapılmış bir darbe olduğunu söyledi.
'Kadınlar kayyıma karşı direnmeli'
Türkiyeli kadınların Kürt kadınlarıyla dayanışma içerisinde olması gerektiğinin altını çizen Önder, şöyle devam etti: "Türkiyeli kadınlardan bize destek olmalarını, bu kazanımlara sahip çıkmalarını istiyoruz. Biz yine mücadelemizi yaparız yine kazanırız ama bu kazanımların bütün kadınlara mal olmasını isteriz. Sessizlik insanı öldürür. Kadına yönelik saldırı her yerde var. Giyimine kadar karışılan bir bölge İstanbul, Ankara fark etmiyor. Her yerde kadına karşı bir şiddet var. Kadınlar bu anlamda birleşmeli. Kayyım da kadın iradesine doğrudan bir darbedir. Kadınlar buna karşı birlikte direnmeli."
'Anayasa'ya uymayan bir uygulama'
Yerine kayyım atanan Êlih (Batman) Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Akel ise, kayyımın bir yıl önce planlandığını anımsatarak, "Devletin bugüne kadar uyguladığı politikaların esasında toplumu hedef aldığını biliyoruz" dedi. Kayyımın da halkın iradesine yapılan bir darbe olduğunu aktaran Akel, "Kayyım uygulaması eşbaşkanlığa dönük bir savaş aracı olarak kullanıldı. Kayyım seçimle gelmedi. Bu yüzden Anayasa'ya uymayan bu uygulamanın derhal terk edilmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
'Halk kendisine ait olanı geri alacak'
Kayyım atanan belediyelerde kadın politika merkezlerinin kapatıldığını hatırlatan Akel, şunları aktardı: "Bu bizler açısından bir mücadele gerekçesi. Kentin hizmet araçları ellerimizden alınmış olabilir ama halk kendi yaşamını kendi değerleri ile sürdürüp devam ettirecek. Kendisine ait olan belediyeleri de kazanacak."
28 belediyeye atanan kayyımlardan yalnızca birinin kadın olduğunu söyleyen Akel, "Burada da görüldüğü gibi kadının iradesine dönük de bir ipotek söz konusu" diyerek, Türkiyeli kadınlarla birlikte kadın iradesini yok sayan anlayışa karşı mücadele edeceklerini ifade etti.
(za-nd/pu)
