DİHA - Dicle Haber Ajansı

Haberler

Heybesinde masal şehir şehir çocukların dünyasına gidiyor!

 
22 Ekim
10:36 2016

Arjin Dilek Öncel

RIHA (DİHA)
- Ülkesini terk etmek zorunda kalan, çeşitli sebeplerden göçertilen ve travmalar yaşayan çocukları rehabilite etmek ve onların dünyasına inmek için masal yolculuğuna çıkan Deniz Soruklu Evren, masalların birleştirici gücü ile çocukların birbirine yakınlaştığını söyledi.

Savaştan etkilenmiş ve topraklarını terk etmek zorunda kalan çocuklara seslenmek amacıyla hazırlanan “Kardeş Masallar Projesi”, Amed Fidanlık Ezidî Kampı’ndan sonra, Riha’nın Süleymaniye mahallesinde bulunan “Hayata Destek İnsani Yardım Derneği”nde ki çocuklarla buluştu.

Savaşa tanıklık etmiş çocuklara masallar

“Anne Bana Masal Anlat” sloganıyla küçük yaşta savaşa ve şiddete tanık olmuş çocuklara masalların diliyle seslenmek amacıyla bir masal anlatıcısının kent kent gezip dillendirdiği hikayelerden oluşan proje, savaşın tanığı ve mağduru çocukları masalların dili ile birbirine dokunmasını amaçlıyor.

'Hikayelerde mümkün olan büyüdür'

Çocuklara masalların büyülü dili ile seslenen proje çerçevesinde, çocuklarla birlikte annelerin sesi de duyulacak. 10 Ekim’de başlayan atölyeyi oyuncu ve yönetmen Deniz Soruklu Evren yürütüyor. Arap, Kürt ve Türk çocukların bir araya gelerek dinlediği masalların anlatıcısı ve projenin koordinatörü Evren, “Hikayeler mümkün olan tek büyüdür. Çünkü çektiğimiz acıyı hikaye olarak görmeye başladığımız an, ondan bir anlamda kurtuluruz,” diyerek projeye nasıl başladığını anlattı.

Kente kent gezen bir anlatıcı

“Heybembe masallarım var sizinle paylaşmaya geldim” diyerek sığınmacı ve Rihalı çocuklara biriktirdiği masalları anlatan Evren, Kardeş Masallar Projesi’ni işçi sınıfı çocuklar ve ezilen çocuklar için hazırladığını, ancak savaşla birlikte ülkede olup biteni izlemek yerine sığınmacı çocuklar başta olmak üzere tüm savaş mağduru ve şiddet gören çocuklara masal anlatarak onları masalların büyülü dünyasına katmayı amaçladığını ifade etti.

Asıl mesleğinin oyunculuk olduğunu belirten Evren, “Bu projede hem eğitim görüyorsunuz, hem de eğitmensiniz. Bu da projenin devamlılığını sağlıyor. İlk başladığımızda 7 kadındık, şimdi 30 kadınız. Bu eğitimi annelere de verirsem benden sonra da sürdürebilirler diye düşündüm. Daha sonra anne ve çocuklarla eğitimler projeler yapmaya başladık. Hatay, Merdin, İstanbul Amed, Riha gibi illerde atölyelerimizi kurduk. Bu illerde masallarımızı anlattık. Masalların kültürleri birleştirici yanı var. Olumlu dönüşler aldık çocuklardan” dedi.

Masalların şifalı bir dilinin olduğuna inandığını söyleyen Evren, her insanın bir hikayesinin olduğunu ve bu hikayeleri aktarmanın insanların birbirini tanımayı sağladığını belirterek, Slavoj Zizek’in “Hikayesini bilmediklerimiz en çok düşman olduklarımızdır” sözü ile tamamlıyor.

İnsanların hangi dili konuştuklarının öneminin olmadığını ifade eden Evren, tanımanın yolunun birbirimizin farklı hikayelerini dinleyerek mümkün olacağını söyledi. Bu noktada farklı masalları ortak dinlemenin ve masal dilindeki ortak şifrelerin önemine değinen Evren, masalların halk hikayesi olduğunu hatırlattı.

'Herkesin bir hikayesi var'

Gezdiği kentlerde Kürt, Türk, Arap çocukların bulunduğunu vurgulayan Evren, masallar için dilin önem arz etmediğini savunarak, “Buradaki çocukların dili olabilmek adına heybemizdeki hikayelerle yola çıktık. Onların da hikayesi var biliyoruz. Herkesin bir hikayesi vardır. Çocukların hayatı bazı dönemler alt üstü olabiliyor amacımız masalın dili ile onlara tekrardan hayal kurdurmak ve umudu hep var etmek. Çalışmalarımızı sadece çocuklarla yapıyorduk ancak artık annelerde atölyelerimiz katılıyor ve masal anlatıyor. Onların hikayesini dinlemeliyiz" diye konuştu.

Deryada bir damlayız diye devam eden Evren, özellikle sığınmacı çocuk ve kadınların yaşadıkları travma içinde kendilerini tekrardan var etmelerini sağlamak için atölye çalışmalarına devam edeceklerini kaydederek, “Kimsenin çocukluğu elinden alınmasın” dedi.

'Masal çocukların dünyası'

Atölye çalışmasında yer alan ve 4 çocuk yetiştirdiğini belirten Hanan Suan’da masalların önemine değinerek, “Çocukların ilk duydukları masallar. Başka bir dünya mümkün mü bilinmez. Ancak masallar çocukların yaşadığı bir hayal dünyası gibi. Hayal kurmak onlar için önemli. Kendi dilimizde anlatıyoruz masalları ancak, başka dillerle etkileşim halinde olmak kültürel paylaşım çok önemli. Masallar bir halkın geleneğini de yansıtır" ifadelerinde bulundu.

(ip/sd)





Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR