Polat: Gerçeğin arkasında duran gazetecilere boyun eğdiremezler
İSTANBUL (DİHA) - Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, Mersin'de tutuklu iki muhabirlerine 15'er yıl hapis istenmesi ve basın üzerindeki baskılar için, "Devletin gücü, gerçeğin arkasında duran gazetecilere boyun eğdiremiyor" dedi.
Her geçen gün gazetecilik yapmanın daha da zor hale geldiği Türkiye'de Evrensel Gazetesi muhabirleri Cemil Uğur ve Halil İbrahim Polat, 23 Ağustos'ta haber takibi yaptıkları esnada Mersin'de gözaltına alınarak, 16 günlük gözaltı süresi ardından tutuklandı. Tutuklanan iki gazeteci hakkında hazırlanan iddianamede, gazeteciler için "örgüt propagandası yapmak" ve "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla 15'er hapis cezası istendi. İki gazetecinin ilk duruşmaları Mersin Ağır Ceza Mahkemesi'nde 13 Aralık'ta görülecek.
Haberlerden yargılanıyorlar
Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, muhabirlerinin tutuklanmasını ve basın üzerinde her geçen gün daha da artan baskıları değerlendirdi. Polat, Uğur ve Polat'a sosyal medya paylaşımlarından suç icat edilmeye çalışıldığını ifade ederek, "Ortada örgüt üyeliğine suç teşkil edecek herhangi bir suçlama bulunmamasına rağmen son derece sübjektif bir biçimde ve izledikleri haber dolayısıyla muhabirlerimiz yargılanmaya başlandı" dedi.
'Basın tarihine girebilecek rezaletler'
"Bunlar dünya basın tarihine girebilecek rezaletler" diyen Polat, şöyle devam etti: "Muhabirlerimiz hakkında da 19 sayfalık iddianamede ayrıntılı PKK/KCK yapılanması yer alıyor. Ardından da muhabirlerimize izledikleri haberler dolayısıyla kurmaca, romanlarda bu kadar olabilir denilecek tarzda bir iddianame oluşturulmuş durumda. Biz ikisinin muhabirlerimiz olduğuna dair açıklamalar yapıyoruz, imzalı haberleri yayınlanıyor. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Gazeteciler Sendikası, Article 19 açıklamalar yapıyor, Uluslararası PEN, Avrupa Gazeteciler Federasyonu açıklamalar yapıyor ama Mersin'de yargı, savcı tüm dünyayı karşısına alarak muhabirleri emniyete soruyor."
Gazeteciler baskı kıskacında
15 Temmuz darbe girişimi ardından medya üzerinde artan baskılara değinen Polat, "Yaklaşık 100 gazeteci-yazar tutuklu. Öyle bir dönemden geçiyoruz ki Aslı Erdoğan ile Necmiye Alpay Özgür Gündem'in sembolik yayın danışma kurulu üyeleri olduğu için tutuklu bulunuyorlar. Özgür Gündem'in bir günlük yayın yönetmenliğini üstlenenler hakkında dava açıldı. Son olarak ise 23 TV ve radyo kapatıldı" dedi.
'Cephe gerisinin sağlam tutulması' güdüsü
Türkiye'de darbeyle mücadele adına basının bu kadar baskılandığı başka bir dönem yaşanmadığını söyleyen Polat, "23 TV ve radyonun kapatılması Cerablus ve Musul düşünüldüğünde cephe gerisinin sağlam tutulması güdüsüyle gerçekleştirildi. Adeta ideolojik olarak bu kurumlar süpürüldü. Bu da bir darbedir. Öyle bir noktadayız ki korku duvarının aşıldığını düşünüyorum" diye konuştu.
Hiçbir gazeteci mahkemede eğilmedi
Polat, sözlerini şöyle noktaladı: "Hakkında dava açılan hiçbir gazeteci mahkemede eğilmedi. Devletin gücü, gerçeğin arkasında duran gazetecilere boyun eğdiremiyor. Musa Anter'den, Metin Göktepe'den gelen bir deneyimden söz ediyoruz. Bedel ödeyerek halka gerçekleri ulaştırmak üzerine bir gazetecilik tecrübesi var."
(mk-yak/yk/rp)