Mele Baran: Başkanlık sistemi itaate zorlamaktır
İSTANBUL (DİHA) - DİK Şura üyesi Mele Ekrem Baran, İslam adı altında bazılarının başkanlık sistemine başvurup insanları itaate zorladığını belirterek, "Kendini halife yerine koyan İslamiyet'in adaletini çiğnemiş olurlar" dedi.
Geçtiğimiz hafta Başbakan Binali Yıldırım'ın tekrar gündeme getirdiği ve AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı'nın "Ocak'ta Meclis'te görüşülebilir. Nisan'da referanduma gidebilir" dediği Başkanlık tartışmalarına tepkiler devam ediyor. Demokratik İslam Kongresi (DİK) Şura üyesi Mele Ekrem Baran, Kuran-ı Kerim'de emir ve fermanların Allah'a ait olduğu ve peygamberin temsilcisinin de Allah'ın temsilcisi olduğu yazdığını belirtti. "Allah'ın temsilcisi de insanları doğru yola ve uygun bir toplumsal yaşama davet eder" diyen Baran, "Dil, din, ırk, renk ayırt etmeksizin eşit bir yaşam kurma esastır. Ama bugün Ortadoğu'da İslam adına bazıları kraliyete, bazıları da başkanlık sistemine başvurarak itaate zorluyor" diyerek tepki gösterdi.
'Kendini Halife yerine koyanlar adaleti çiğnemiştir'
Allah'ın Kuran-ı Kerim'de mutlak adaletin tesisini istediğini dile getiren Mele Baran, şöyle devam etti: "İslamiyet'te Şura Meclisi vardır. Burada yer alacak kişiler ise vicdan sahibi, âlim ve toplumu yakından tanıyan kişiler olmalı. Bu yüzden kendini halife yerine koyan ve adaleti esas almayan, inkar, imha ile dil ve milletleri hedef alanlar İslamiyet'in adaletini çiğnemiş olurlar. Bunu amaçlayan kişiler her ne kadar kendilerini halifeye benzetmek istemiş olsalar da, bize göre burada bir benzetme hatası vardır. Bu noktada Allah'ın bize verdiği kimliği ve dili savunmak bizim haklı olduğumuz davamızdır."
'Cumhuriyet ruhuna da sadık kalınmadı'
Lozan Barış Anlaşması'ndan sonra Kürtlerin haklarının inkar edildiğini anımsatan Mele Baran, "Hem dini hem milli haklar hedef alındı, asimilasyona başvuruldu. Bu asimilasyon sonucu da talan, ölüm, inkar oldu. Belki adı cumhuriyet ama bu cumhuriyet ruhuna da sadık kalınmadı. İslami partiler de yönetime gelse yüz yıl önce kurulan bu sistemi değiştirmemişlerdir. Bu da yaşanan en büyük hatalardan biridir. Adına başkanlık da dense, vicdan ve haklar esas alınmadığında, kurulan sistem baskıcı olmaktan kurtulamayacaktır" şeklinde konuştu.
Zihin değişmediği sürece Başkanlık sistemi neye yarar?" diye soran Mele Baran, Allah'ın Kuran-ı Kerim'de insanları barışa davet ettiğini kaydetti. Mele Baran, baskı, imha, kıyım ve talandan vazgeçilmediği sürece başkanlık sisteminin, bir anlamının olmayacağını da vurguladı.
(yak/za/pu)
