Aktaş cinayetinde kadın dayanışması sonuç verdi
ANTALYA (DİHA) - Antalyalı kadınlar, Deniz Aktaş davasında verilen kararı olumlu bulduklarını belirterek, kadın dayanışmasını yükseltip, kadına yönelik şiddet ve kadın katliamlarıyla daha da örgütlü bir şekilde mücadele edeceklerini söyledi.
Antalya'nın Konyaaltı ilçesinde 4 Mart 2015’te Deniz Aktaş’ı katleden Lokman Barış Çelik’e verilen hapis cezası kadın örgütleri tarafından değerlendirildi. Bir buçuk yıl süren yargılamanın ardından Aktaş'ın katili Çelik için mahkeme tarafından "iyi hal " indirimi uygulanmadan müebbet hapis cezasının verilmesi kararını olumlu bulan kadın örgütleri ve avukatlar, karırın bundan sonraki davalar için emsal teşkil edebileceğini dile getirdi. Kararın alınmasında özelikle kadınların dayanışma ve mücadele kararlılığı büyük önem taşıdığı belirtildi.
İyi hal indirimi yapılmaması önemli
Deniz Aktaş’ın avukatı İpek Bozkurt, verilen kararda "iyi hal" indirimi almadan kişiye müebbet cezası verilmesinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, "Bizler hep Türkiye'de kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinde, yargının cezasızlık uyguladığını her zaman söylüyorduk" dedi. Bu verilen kararın emsal oluşturacak mahiyette bir karar olduğunu ifade eden Bozkurt, “Sanık için ağırlaştırılmış müebbet ceza alması için çok uğraştık çünkü sanığın silahı bilinçli aldığını, cinayeti planladığını gösteren deliller ortaya çıktı. Davanın son celsesinde sanık avukatlarının yapmış olduğu savunmaların aslında kadınların bu ülkede neden şiddet gördüğünü, kadınlar aleyhine neden bu kadar ayrımcılık olduğunu gösteren resmi dili bir kez daha gördük. Gerçekten erkek aklı nedir onu açık bir şekilde gösterdiler bize” diye konuştu.
'Cezalar kadınları korumuyor’
Görülen davalarda bile kadınların hep ikinci sınıf insan olarak nitelendirildiğine dikkat çeken Bozkurt, kadınların kolluğun korumadığı, yargı sisteminin hep kenarda tuttuğu, adaleti tam olarak veremediği ve kamu vicdanını sızlatan bir grup insan olarak görüldüğünü hatırlattı. Bu kadar cüretkâr, bu kadar üslupsuz, bu kadar şiddete meyilli bir toplum varken kadın dayanışmasının çok önemli olduğunu dile getiren Bozkurt, bu dava da kadın dayanışmasının, kadın cinayetlerinde basının rolünün ve ortak mücadelenin ne kadar faydalı olduğunu bir kez daha gördüklerini söyledi.
Verilen cezaların kadınları korumadığını, ağırlaştırılmış cezaların henüz bulunmadığını kaydeden Bozkurt, “Biz yine verilen bu ilk cezanın caydırıcı olduğunu düşünüyoruz. Ceza 21 yaşındaki genç bir kadını geri getirmeyecek ama biz bundan sonra kadınlar ölmesin diye tüm şiddet ve kadın cinayetlerine karşı davaları takip etmeye devam edeceğiz” dedi.
‘İhmali olan polislerde yargılanmalı’
Antalya Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği üyesi Nigar Duru da, Aktaş'ın davasında görüldüğü gibi kadın örgütlülüğünün ne kadar önem arz ettiğinin ortaya çıktığını söyledi. Davanın baştan itibaren takipçisi olduklarını sözlerine ekleyen Duru, delil toplamak için avukatlar ile birlikte çalışma yürüttüklerini, Deniz'in katledilmesinin kabul edilecek bir yanının olmayacağını ve olayı aydınlatmak için bütün tanıkları dinlediklerini anlattı. Her ne kadar dava ağırlaştırılmış müebbet ceza ile sonuçlanmamış olsa da kişinin müebbet cezası almasının önemli olduğunu vurgulayan Duru, Deniz' in katledilmesinde ihmali olan polislerin de cezalandırılması için tekrar mücadele edeceklerini kaydetti.
Davada kadın dayanışmasının önemine vurgu yapan Duru, bundan sonraki süreçlerde de dayanışma içinde olacaklarını dile getirdi.
(hö/ba/sd)