DİHA - Dicle Haber Ajansı

Haberler

Cezaevinde bebeğine yanlış ilaç verildi

 
13 Ekim
09:07 2016

MÊRDÎN (DİHA) - "Gerilla olduğu" iddiasıyla tutuklanan ve 5 aylık bebeğiyle cezaevine gönderilen Leyla Eleftoz Baran, çocuğuna yanlış ilaç verildiğini, bugünden sonra çocuğunda anormal durumların baş gösterdiğini bildirdi.

Mêrdîn'in (Mardin) Qoser (Kızıltepe) ilçesinden bir yakınlarının taziyesi için gittikleri Amed'in (Diyarbakır) Xezro (Hazro) ilçesinde 5 aylık bebeği Rojvan Çiya Baran ile birlikte gözaltına alınan Leyla Eleftoz Baran, 11 Eylül'de "örgüt üyesi olma" iddiasıyla tutuklanmış ve Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderilmişti. Rojvan bebek ise annesine en çok ihtiyaç duyduğu dönemde annesinin yanına, cezaevine gönderilmişti. Tutuklanmasının üzerinden tam bir ay geçen Baran, bebeği ile birlikte cezaevinde kalmanın zorluklarını, cezaevinde yaşanan hak ihlallerini ve bebeğinin sağlık durumunu ajansımıza yazdığı bir mektupta dile getirdi.

Baran'ın yazdığı mektup şöyle:

'Sözde evli ve hamile bir gerillaymışım'

"Kamuoyunun da basından takip ettiği gibi yaklaşık 1 aydır 6 aylık oğlum Rojvan Çiya ile birlikte Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutukluyuz. Kuzenimin cenazesine katılmak üzere çıktığım yolda, cenaze konvoyu engellenerek beni apar topar gözaltına alan askerler Hazro, Diyarbakır, oradan da Mardin'e getirdiler. Bu yolculuk boyunca helikopter, ejder ve çeşitli zırhlı araçlara bindiren askerler sanki örgütün üst düzey elemanıymışım ve yıllardır aranıyormuşum gibi bana yaklaştılar. Tüm bunların nedenini çıkarıldığım savcılıkta öğrendim. Meğer 'PKK'nin silahlı örgütü'nde yer alıyormuşum. Yani anlayacağınız 5 aylık bebeği olan bir gerillaymışım. Böyle trajikomik sorguda ayrıca üzerime atılacak suçlamalara bakılacaksa eğer tam o tarihte oğluma 5 aylık hamileydim. Yani sözde olayların geçtiği sırada hamile ve evli bir gerillaymışım. Bunu başka ülkede anlatsanız bu olay belki de fıkralara konu olur ama gel gör ki Türkiye'de yaşıyoruz. Ve maalesef yaşadığım bu ülkenin kanunları, iddianamemde de yer alan sözde suçlamalara kanaat getirerek bana ve oğluma zindan yolu gösterdi. Evet oğlum da benimle zindan yolu tuttu çünkü suçlamaların zaman ve konumu nedeniyle en büyük 'suçlusu' o.

'Oğluma cezaevinde yanlış ilaç verildi'

Şimdi de bir aydır Mardin Cezaevi'nde tutuluyoruz. 45 kişilik daracık bir koğuşta yetişkin bir insanın dahi yaşamakta zorluk çektiği bu alanda 6 aylık bebeğim çeşitli zorluklar altında büyüyor. Isınma sorunu, yatak sorunu, yetersiz besin, sağlıksız yemekler, şaplı ve paslı su, kısıtlı süt ve sıcak su gibi türlü zorlukların yaşandığı bu dört duvar arasında ayrıca oğlumun gelişim için en gerekli olan oyun alanı dahi yok. Tüm bunların yanı sıra siyasi tutsakların her sağlık sorununa 'psikolojiktir' diyen doktorun oğluma yazdığı yanlış ilaçlarıyla oğlumun sağlık sorunlarına dahi cevap olamıyor. Çocuk doktorunun olmadığı bu zindanda oğlumu muayene eden pratisyen hekim 6 aylık bebeğe 10 yaşındaki bir çocuğun kullanabileceği ilaçları verdi. Zamanında fark etmemiş olsaydım bebeğimin sağlık durumu o ilaçlar yüzünden belki de daha kötü olacaktı. Oğlum normalde çok sağlıklı bir bebekken, hijyen sorunlarının yaşandığı bu zindanda sık sık yüksek ateş geçiriyor ve çeşitli hastalıklara yakalanıyor.

'Gece çığlık çığlığa uyanan bebeğimi sabahlara kadar uyutamıyorum'

Gelişim çağında olan bir çocuğun asla olmaması gereken, soğuk ve dar olması nedeniyle boğucu olan bu koğuşta bebeğim kalabalık ortamda büyümek zorunda kalırken, ayrıca kendisinde davranış bozuklukları belirmeye başladı. Gece çığlık çığlığa uyanan bebeğimi sabahlara kadar uyutamıyorum. Sık sık geçirdiği yüksek ateş nedeniyle de derdine çare olamıyorum.

'Kamuoyundan destek bekliyorum'

Siyasi tutsaklara sıklıkla yaşatılan görüş kısıtlamasına bebeğim de maruz kalıyor ve ayrıca bizim yaşadığımız hak ihlallerinin iki katına maruz kalıyor. 2 ayda bir yapılan açık görüş nedeniyle babasını yeteri derecede göremeyen bebeğim, bir saatlik kapalı görüşlerde ise camın öbür tarafında bekleyen babasına 'tehlikeli' gerekçesiyle verilmiyor. 21'inci yüzyıl gibi bir dönemde bir insanın yaşamaması gereken bu zor şartlara karşı Türkiye'nin hiçbir yasası cevap olamazken hala bir türlü hazırlanamayan iddianamemi bekleyerek oğlumla birlikte burada mücadele etmeye devam ediyoruz. Bu süreçte bize destek olmak adına dayanışma gösteren kadınlara teşekkür ediyorum. Bir anne olarak böylesi bir dönemde özellikle kadınların dayanışmasıyla kendimde daha büyük bir güç görüyorum. Her ne olursa olsun, neyle suçlanıyor olursam olayım, bir Kürt kadın ve bir anne olarak yaşadığım bu coğrafyada sadece kamuoyunun duyarlılığıyla tüm baskılara cevap olunabileceğini biliyorum. Bu anlamda bana ve oğluma destek olunması adına kamuoyundan destek bekliyorum."

(mo/fç/cd)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR