'Gazeteler ekonomik baskılarla kıskaç altına alınıyor'
İSTANBUL (DİHA) - Basın İlan Kurumu yönetmeliğinin değiştirilerek resmi ilan verme hakkının keyfiyete bağlanmasına tepki gösteren gazeteciler, gazetelerin ekonomik baskılarla kıskaç altına alınmak istendiğini söyleyerek, kararı tanımadıklarını belirtti.
Basın İlan Kurumu Yönetmeliği'nin değiştirilerek Resmi Gazete'de yayınlamasıyla resmi ilan verme hakkı keyfiyete bağlandı. "Devletin ve milletin bölünmez bütünlüğü için tehdit oluşturan süreli yayınlar, resmi ilan ve reklam yayınlama hakkı açısından değerlendirilecek" ibaresinin yer aldığı yönetmeliğe Cumhuriyet Gazetesi yazarı Ayşe Yıldırım, Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat ve GazeteDuvar yazarı Celal Başalngıç tepki gösterdi.
'Amaç muhalif sesin duyulmaması'
Basın İlan Kurumu'nda yapılan değişikliğin anayasa ve yasalara aykırı olduğunu söyleyen gazeteci Başlangıç, yapılan değişiklikle de ortalıkta tek bir muhalif bir sesin duyulmamasının amaçlandığını belirtti. Başlangıç, yönetmeliğe ilişkin endişesini ise şu örneklerle dile getirdi: "Türkiye medyası açısından baktığımızda 1925 Şeyh Sait İsyanı çok günler sonra ve devletin yanlı olarak gazetelerine yansımış. 38'ler olaylarına baktığımızda orada yaşananlar, operasyon yapan askerlerin gözü ile devletin resmi görüşü doğrultusunda yansıtılmıştır. Aylar sonra insanlar bu bölgelerde neler olduğunu öğrenmişlerdir. AKP de bunun içerisine girmek istiyor ama bu çağımızda mümkün değil. AKP'nin başaramayacağı yer orası. Ne kadar susturmak isterse istesin teknolojilerin geldiği bu çağda bu imkansızdır."
'Gazeteler, ekonomik baskılarla kıskaç altına alınıyor'
Basın İlan Kurumu'nda yapılan değişiklikle gazetelerin birkaç koldan baskı ile susturulmaya çalışıldığına ve gerçek gazetecilik yapan gazetelerin kapatıldığına vurgu yapan Cumhuriyet Gazetesi yazarı Ayşe Yıldırım, kapatılamayan gazetelerin de fazla tehdit oluşturmasın diye ekonomik baskılarla kıskaç altına alındığını söyledi.
'Gazetelerin teslim olması isteniyor'
Düzenlemenin aynı zamanda otosansür tehlikesini de barındırdığını belirten Yıldırım, "TMK'dan dava açılan çalışanını 5 gün içerisinde işten atacaksın. İşten atmazsan da basın ilanından ilanın kesilecek. 'Suya sabuna dokunmayan haberler yapın' deniliyor. Bir nevi gazetelerin teslim olması isteniyor. Bu kararın bizler için karşılığını bulması elbette mümkün değil. Cumhuriyet, Evrensel, Birgün için de bunu söyleyebilirim" dedi.
'Değişikliğin muhalif yayınlar açısından bir anlamı yok'
Verilen kararın iktidarın yayınlarından hoşnut olmadığı, baskıyı daha da yoğunlaştırdığının bir göstergesi olarak değerlendiren Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat ise yapılan değişikliğin muhalif olan yayınlar açısından bir anlamı olmadığını söyledi. Reklam almak isteyen gazetelere dönük ekonomik bir yaptırım uygulandığını belirten Polat, "İktidar halkın vergilerinden oluşan bir bütçeyle kendine yakın olan gazeteleri ödüllendiriyor. Zaten çok sınırlı olarak o bütçeden faydalanan az sayıdaki muhalif yayın organının da sesini ekonomik olarak boğmak için yeni bir yaptırıma dönüştürülüyor" diyerek yaşanan tüm baskı süreçlerine karşı mücadele etmek gerektiğini ifade etti.
(nd/za/avt)
