Türkiye'de öğretmenler baskı cenderesinde!

İZMİR (DİHA) - Görevden uzaklaştırılan 42 bin 462 öğretmen 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü'nü öğrencilerinden uzak karşılıyor. Eğitim Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Hasan Ali Kılıç, AKP'nin zulmü nedeniyle bugün öğrencileri ile birlikte olamadıklarını belirterek, "Gelecek 5 Ekim öğrencilerimizle beraber günümüzü kutlayacağız" dedi.
Tüm dünyada 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü kutlanırken Türkiye'de öğretmenler, gözaltı, soruşturma, açığa alma ve tutuklamalara karşı direniyor. İktidar tarafından 20 Temmuz'da ilan edilen OHAL ile çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) 9 bin 843'ü Eğitim Sen üyesi olmak üzere toplamda 42 bin 462 eğitim emekçisi görevden uzaklaştırıldı. Yine 10 binlerce eğitim emekçisinin öğretmenlik lisansları iptal edildi. Türkiye'de eğitim emekçilerinin yaşadığı sıkıntıları değerlendiren Eğitim Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı ve KESK Şubeler Platformu Sözcüsü Hasan Ali Kılıç, AKP'nin kendisine muhalif olan tüm kesimleri susturarak kendisine ve yandaşlarına "dikensiz gül bahçesi" yaratmaya çalıştığını belirtti.
'Ya birleşir güç oluruz ya da tek tek avlanır yok oluruz'
AKP'nin kendisi gibi düşünmeyenlere düşman gözüyle baktığını ve yok etmeye çalıştığını aktaran Kılıç, AKP'nin halkın yüzde 90'lara varan oyunu almış vekillerin dokunulmazlıklarını kaldırıldığını yine aynı şekilde belediyelere kayyım atanarak toplumun kılcal damarlarına dokunduğunu ifade etti. AKP'nin artık aklıselim davranmadığını ve bunun son örneğinin de basına yönelik saldırı olduğunu belirten Kılıç, "Temelde Türkiye'de düşünce ve ifade özgürlüğüne saldırılıyor. Bu uygulamalara hiçbir hukukta ya da demokraside rastlayamazsınız, bu çok açık darbe hukukudur. Sıcak savaşın yaşandığı ülkelerde bile televizyonların, radyoların, gazetelerin kapatılması bu kadar gündeme gelmemiştir. Bunları atlatmanın tek bir yolu var oda güçlerimizi birleştirmektir. Ya birleşir güç oluruz ya da tek tek avlanır yok oluruz" dedi.
'Öğretmenler egemenlerin aleyhinde düşünebilir'
Kılıç, ne olursa olsun laik, parasız, bilimsel, anadilde eğitimi savunacaklarını kaydetti. Öğretmenlerin özgür olmadan özgür bireyler yetiştiremeyeceğinin altını çizen Kılıç, bugün üyelerinin tamamen yasal hakları olan sendikal haklarını kullandıkları için özgürlüklerinin ve işlerinin ellerinden alındığını vurguladı. Güçlü bir demokrasi ve ekonominin özgür ve bilimsel bir eğitimden geçtiğini ifade eden Kılıç, şunları aktardı: "Öğretmenler egemenlerin aleyhinde düşünebilir bunu ifade de edebilirler. Ancak sırf bunlardan dolayı yargılanamazlar. Türkiye'de hukuk askıya alınmış durumda. Hiçbir hukukta, demokraside kabul edilemeyecek uygulamalarla karşı karşıyız."
'AKP sosyal yaşama ve kültüre dinamit atıyor'
Bireyin ve toplumun kişiliğini aileyle beraber öğretmenlerin belirlediğine dikkat çeken Kılıç, "Bir insan 5 yaşından 30'lu yaşlarına kadar öğretmenlerin elinde bir hamur gibi işlenir. Onun için aslında saldırılar biz öğretmenlere yönelik değil topluma yöneliktir. AKP bugün topluma, doğal olarak sosyal yaşama ve kültüre dinamit atıyor. Öğretmenler hedefe konuluyorsa öğretmene değer verilmiyorsa ve öğretmenler bir şekilde itibarsızlaştırılıyorsa o toplumun geleceği itibarsızlaştırılıyor" diye belirtti.
'Gelecek 5 Ekim öğrencilerimizle olacağız'
5 Ekim'de 10 binlerce eğitim emekçisinin öğrencileri olmadan geçireceğini aktaran Kılıç, şöyle devam etti: "Evet zulümleri yüzünden bugün öğrencilerimizle beraber değiliz. Ancak ne olursa olsun biz kazanacağız. Suçsuz olduğumuzu tarih ispatlayacak. Elbet bu OHAL bitecek, hukukun önü açılınca bizim haklarımızı iade etmek zorunda kalacaklar. Gelecek 5 Ekim öğrencilerimizle beraber günümüzü kutlayacağız."
(sy/cnö/pu)