Cezaevi dışında darp insan hakları savunucularının gündeminde
ANKARA (DİHA) - İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube üyesi Nuray Çevirmen, ajansımız tarafından gündeme taşınan Osmaniye T2 Nolu Cezaevi'nde tutulan 3 tutsağın “hastanede kontrolünüz var” denilerek götürüldükleri cezaevi dışında bir yerde darp edilmesi olayı üzerinden tüm cezaevlerinde yaşanan kuralsızlıklara dikkat çekti.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi, cezaevlerinde oluşan hak ihlallerine ilişkin dernek binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. İHD Ankara Şube üyesi Nuray Çevirmen açıklamayı yaparak, çözüm sürecinin sona erdirilmesinin ardından, hapishanelerde başlayan sevk ve sürgünler esnasında ring araçlarında aç ve susuz yaptırılan yolculuklar, hapishanelerin girişlerinde yapılan işkencelerin yaygınlaşmaya başladığını belirtti.
Yapılan tüm kısıtlamalara ve işkencelere "önergelerin" gerekçe gösterildiği belirten Çevirmen, "Darbe girişim ardından başlatılan süreç, bir önceki süreci fersah fersah aşacak boyutlara taşıdı hak ihlallerini" diye konuştu.
'Şirnex'ta yanarak ölen mahkumun ölüm nedeni açıklanmalı'
Şirnex'ta sokağa çıkma yasağı ile birlikte tutsakların aile, ziyaretçi ve avukatlarıyla bağlantılarının koptuğunu ve Şirnex Cezaevi'nde 28 Eylül günü yaşanan yangını hatırlatan Çevirmen, "Olayın gerçekleştiği gecenin sabahında İHD avukatı ve Baro Başkanının bilgi almak istemesine rağmen bilgi verilmemiştir" dedi ve şöyle devam etti:
"Cezaevinde yapılan görüşmelerde çocukların konuşmaktan kaçındığı ve büyük bir baskı altında olduğu gözlenmiştir. Ölen ve yaralanın iki çocuk olaydan bir hafta önce koğuşlarından alınarak geçici koğuşa konulmuştur. Olay günü sayım başladıktan sonra yangın çıkmıştır. Şırnak cezaevinde yaşatılanlar bir an önce aydınlatılmalı, 17 yaşında ölen çocuğun ölüm nedeni açıklanmalı ve sorumlu olanlar cezalandırılmalıdır."
Ayrıca cezaevlerindeki kötü muamele ve işkence iddialarını da gündeme getiren Çevirmen, Erzurum cezaevinden Rize Kalkandere L Tipi Cezaevi'ne gönderilen 4 hükümlüye çıplak arama dayatılması yapıldığını ve 23 yıldır mahpus olan 41 yaşındaki Cemal Vatandaş ile 3 arkadaşı Rize Kalkandere Cezaevi'ne girişte çıplak aramaya zorlandıkları, karşı çıkmaları durumunda ise kötü muamele ile karşılaştıklarını belirtti.
DİHA'nın gündeme taşıdığı olayın üzerinde durdu
Yine Osmaniye Cezaevi'nde ise, mahpusların uzun süredir sistemli olarak şiddete uğradıklarını belirten Çevirmen, ajansımız tarafından servis edilen haber ile gündeme taşınan Osmaniye T2 Nolu Cezaevi'nde tutulan 3 tutsağın “hastanede kontrolünüz var” denilerek götürüldükleri cezaevi dışında bir yerde darp edilmesi olayı üzerinde durdu.
İşkenceye maruz kalan bu tutsaklardan Cengiz Nergis'in ablası ile yaptığı telefon görüşmesinde "Sağlık raporu almak için askerler tarafından kendisi ve Adem Amaç, Musa Atsız olmak üzere kendilerinin cezaevi dışına çıkartıldıklarını, yerin neresi olduğunu bilmediklerini ve her birinin tek tek araçtan indirilerek ağır bir şekilde darp edildiklerini" bilgilerine aktardığını hatırlattı.
Çevirmen, işkenceye uğrayan tutsaklardan Murat Atsız isimli mahpusun yoğun bir ameliyat süreci geçirdiğini ve durumunun ağır olduğunu da işaret etti. Çevirmen konuya ilişkin şunları söyledi: "Ayrıca yine aynı cezaevinden Yasin Aka adlı mahpusta darp edilmiştir. Osmaniye cezaevinde ki rutin uygulama Nusaybin'den çatışmalı ortam sürecince alınanların işkence gördüğüdür. Yaralı olarak getirilenlerin tedavileri yapılmıyor, durumlarının gittikçe kötüye gidilmesine seyirci kalınmaktadır."
İHD Cezaevi Komisyonları olarak gelen bilgiler, avukatlarla yapılan görüşmele, ailelerin verdiği bilgiler ve gönderilen mektuplar ile cezaevcilerinde her türlü işkencenin yaşandığına işaret eden Çevirmen, "Adalet Bakanlığı cezaevlerindeki işkence ve darp vakalarını araştırmalı, sorumlu olanlar hakkında işlemler yapılmalıdır. Mahpuslar devletin koruması altında her türlü yaşamsal tehlikeden uzak olmalıdırlar" dedi.
(sdt/kk/öç)
