Öğrenciler hocalarını alkış ve sloganlarla uğurladı
MERSİN (DİHA) - Mersin Üniversitesi (MEÜ) tarafından Barış Bildirgesine imza attığı için işine son verilen Yardımcı Doçent Doktor Eylem Çamuroğlu Çığ, öğrencileri ve akademisyen arkadaşları tarafından uğurlandı.
Mersin Üniversitesi (MEÜ) tarafından “Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı Barış Bildirgesine imza attığı için işine son verilen akademisyen Yardımcı Doçent Doktor Eylem Çamuroğlu Çığ, öğrencileri ve barış imzacısı akademisyenler tarafından uğurlandı. Kapısı önünde öğrencileri tarafından gülle karşılanan Çığ, ardından üniversitesinin kafeteryasına geçti. Burada da hem öğrenciler hem de üniversite tarafından sözleşmesi daha önce feshedilen imzacı akademisyenler tarafından karşılandı. Burada öğrencilerine veda konuşması yapan akademisyen Eylem Çamuroğlu Çığ, “Beraberiz, bu görüntüyü görmek çok güzel” dedi. Ayrılmanın kendileri için de zor olduğuna değinen akademisyen Çığ, “Dönmek için elimizden geleni yapacağız. Belki geliş güç olacak ama döneceğiz” diye konuştu.
‘Bizler insan olmayı seçtik’
Ardından söz alan Barış Bildirgesi imzacısı akademisyenlerinden Veli Mert, “Bizler aslında burada her gün bir arkadaşımızı yollayarak, kendi dejavumuzu yaşıyoruz. Ama insan doğulmaz, insan olunur. Bizler bu hayatta insan olmaya çalışıyoruz. Yaptıklarımızdan pişman değiliz. Biz sadece barış gelsin diye mücadele ettik. Gelir miyiz gelmez miyiz bilemem ama öğrencilerimize çok şey bıraktığımızı söyleyebilirim” şeklinde konuştu.
‘Barış demeye devam’
Bir diğer akademisyen Deniz Altınay da, “Gidersek de beraber gidiyoruz, dönersek de beraber döneceğiz. Onların istediği bizleri, tek tek göndererek, ötekileştirmek. Böl, parçala yönetin çok şeyini görüyoruz” dedi. Büyük bir aile olduklarını ifade eden Altınay, “Öğrencisiyle, akademisyeniyle bir aileyiz. Böyle mücadele yürüteceğiz. Bizim verdiğimiz bedeller ne ki, insanlar canını veriyor” ifadesinde bulundu. Bir arada durulduğu takdirde bir şeyler yapılabileceğine değinen Altınay, “Bizden bunu görmek istiyorlar. Ne kadar direndiğimizi anlamak istiyorlar. O yüzden toplarıyla tüfekleriyle, her türlü saldırıyorlar. Biz de diyoruz ki buradayız varsınlar gelsinler. Yanlış bir şey yapmıyor, söylemiyoruz, ilk günden bu yana barış diyoruz, demeye devam edeceğiz. Eğer bu suçsa sonuna kadar da barış demeye devam edeceğiz” diye konuştu.
Yrd. Doç. Dr. Hakan Mertcan da, bir arada olmayı, dayanışmayı sürdürmeye devam edeceklerini söyledi.
Yrd. Doç. Dr. Ulaş Bayraktar da, Türkiye’yi bir sinüs eğrisine benzeterek, “Ben bir akademisyenin hikâyesine çok şaşırmıştım. 1980 Darbesinde daha o zaman yüksek lisans öğrencisiyken yine böyle bir bildiriye imza attığı için işinden atılmış. Şimdi profesör ve bu kez barış istediği için işinden atıldı. Bizler de bu işin bir yerindeyiz. Mücadele ederek, dik durarak bu işin üstesinden gelebiliriz” diye konuştu.
‘Direne, direne kazanacağız’
Yapılan konuşmaların ardından öğrenciler alkış ve sloganlar eşliğinde hocalarını odasına yolladı. Hocalarının odasının önüne kadar alkışlar ve “Direne, direne kazanacağız”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganlarıyla gelen öğrenciler burada hocalarıyla vedalaştı.
Ardından Yrd. Doç. Dr. Eylem Çamuroğlu Çığ, odasının kapısında yer alan ismini kendi elleriyle kopardı.
İmzacı akademisyenler ve öğrenciler İletişim Fakültesi önünde hatıra fotoğrafı çektirdikten sonra Çığ uğurlandı.
(ba/ag)