AKP'nin B planı: QSD'deki ittifakı bozmak

ANKARA (DİHA) - DAEŞ'e karşı savaşan YPG güçlerini hedef alan Türkiye, şimdi de QSD içinde yer alan Kürt-Arap ittifakını bozma girişiminde bulunuyor. Türkiye en son QSD içerisinde yer alan Arap grupları ile ÖSO'nun ittifak yapması yönünde arayışlara girdi.
Tarih boyunca Kürtleri çatıştırmaya çalışan ve Kürtler arası birliği bozmaya çalışan Türkiye, şimdi de Kürtlerin diğer halklarla kurduğu ittifakları dağıtarak, yalnızlaştırmaya çalışıyor. Kuzeyde Kürtlerin yanında yer alan bütün demokratik güçleri hedef alan Türkiye, şimdi de Rojava'da Kürtlerin Arap ve diğer halklarla kurduğu ittifakları dağıtmak istiyor.
Rojava'ya yönelik işgal girişiminde bulunan ve Kürtlerin direniş gücünü kırmayı amaçlayan AKP Hükümeti, bunu başaramayınca bu kez özellikle Kürt-Arap ittifakını dağıtmayı amaçlıyor. AKP'nin bu konuda ABD ile uluslararası camiada ve sahada kimi girişimlerde bulunduğunu gösteren bilgiler ortaya çıkmaya başladı. Özellikle Rakka ve Musul operasyonlarının tartışıldığı bir dönemde basına ismini vermeden bilgi veren AKP'li bir yetkili, DAEŞ'e karşı önemli bir başarı kazanan Demokratik Suriye Güçleri'ni (QSD) dağıtma girişiminde bulunduğunu gizlemedi.
'Arap unsurların birlikte çalışmasını önerdik'
Söz konusu yetkili, Rakka operasyonu ile ilgili olarak bazı önerilerde bulunduklarını belirterek, kendileri açısından en büyük sorunun YPG’nin de içinde yer aldığı Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) olduğuna işaret etti. Söz konusu yetkili, hafta başında Ankara’ya gelen ABD Dışişleri Bakanı Yardımcısı Blinken ve Obama’nın DAİŞ ile mücadele özel temsilcisi McGurk’e hem Rakka operasyonu hem de Minbic için "Arap unsurların birlikte çalışması önerisinde bulunduklarını" açıkladı.
Aynı yetkili, "SDG’nin Arap unsurları ve ÖSO’nun birlikte çalışmayı öğrenmesi lazım. Menbic’de SDG’nin Arap unsurlarıyla ÖSO unsurlarının ortak bir yönetim kurmasını istiyoruz. İleride Rakka’ya dönük operasyonda da bu Arapların birlikte hareket etmesi gerekir. Onun için SDG’den çözülmeler olacaktır, biraz da çaresizlikle oraya takılıp gidiyorlar. Nerede kendilerini daha güvende, rahat ve ihtiyaçlarını giderebileceklerini hissediyorlarsa oraya yöneliyorlar. Bunu ÖSO ile hissederlerse ÖSO ile çalışırlar” diyerek asıl amaçlarının Kürt ve Arap ittifakını parçalamak olduğunu açık bir şekilde dile getirdi.
Nerede Kürt varsa AKP için 'güvenlik sorununa' dönüşüyor.
Aynı yetkili, "Arap unsurların birlikte hareket etmesine itirazı olmadığını" ileri sürerken, "Ancak ne olacağını sahada, fiiliyatta görmek gerekiyor” ifadelerini kullandı. Kürtlere yönelik karşıtlığını da, "Bize sürekli olarak söylenen, buradaki Arap unsurlar. Rakka bir milyonluk bir Arap şehri. Bu şehre karşı 7-8 binlik Kürt ile harekât yaparsanız etnik savaş başlatırsınız" sözleriyle dile getiren söz konusu yetkili, ileride Kürt-Arap çatışması çıkarmaya yönelik girişimlerinin olabileceğini üstü kapalı ifade etmiş oldu.
Basına konuşan söz konusu yetkili, bu yaklaşımını da, Rojava ile birlikte Musul'a yönelik operasyonda, Kürtleri istemedikleri yönündeki beyanları ile dile getirirken, "Bir tarafta DAEŞ, bir tarafta Sincar’da PKK var, bir kargaşa var. Kerkük bölgesine bu kargaşanın tesiri var. Güvenlik riskleri var. Dolayısıyla buranın geleceği bundan sonra neler olacağı bizi ilgilendiriyor. Çünkü bu bölge bizim yanı başımız. Doğrudan coğrafi olarak bitişik olduğumuz bir alan" sözleriyle dile getirdi.
(kk/pu)