DİHA - Dicle Haber Ajansı

Haberler

'TOKİ sınıra utanç duvarı örüyor'

 
30 Eylül
10:20 2016

MÊRDÎN (DİHA)- AKP hükümeti tarafından gerçekleştirilen ve son dönemde havuz medya tarafından övgüyle anlatılan "utanç duvarları"nı kabul etmeyen Nisêbînliler, saldıran tarafın Rojava değil Türkiye olduğunu ifade etti.

Suriye'de Kürt halkının statüsünü ilan etmesinden bu yana gündemde olan ve Şirnex'in (Şırnak) Cizîr (Cizre), Silopiya (Silopi) ile Mêrdîn'in (Mardin) Nisêbîn (Nusaybin) ilçeleri sınırlarına "utanç duvar"ları örüldü. Son dönemde havuz medya üzerinden övgüyle söz edilen duvarların tüm Rojava sınırı boyunca uzatılacağı belirtiliyor. Basında yer alan haberlerde, Beton blokla sınır uzunluğunda Çin Seddi ve ABD-Meksika sınırının ardından dünya üçüncüsü olmaya hazırlanan Türkiye'nin 911 kilometrelik Suriye sınırına güvenlik duvarı projesi hızlandığı bunun 200 kilometresinin yapıldığı belirtildi.

Dünyanın en büyük utanç duvarı

"TOKİ seddi" gibi başlıklarla manşetlere taşınan haberlerde duvarların Çin Seddi'ne benzetilmesi dikkat çekiyor. Çin Seddi'nin Hunların saldırılarından korunmak amacıyla yapılırken, Türkiye ise, saldırdığı Rojava sınırına bir de utanç duvarı örüyor.

Halkı birbirinden koparmak istiyorlar

Uzun zaman boyunca sınır hattında yapılmak istenen "utanç duvarları"na karşı tepkilerini dile getiren Nisêbînliler, duvarların amacının "saldırılar" olmadığını Kürt halkını birbirinden koparmak olduğunu dile getirdi.

Devletin şuan gücü olduğu için bu duvarları ördüğünü ifade eden Salih Kardaş (62), tüm sınıra 3 metre yüksekliğinde duvar ördüğüne dikkat çekerek, "Duvar örmüş ama zora sınır dayanır mı?" diye konuşta.

Bu duvarlarla halkı birbirinden ayırmaya çalıştıklarını belirten Kardaş, "Milleti birbirinden ayırmayı, koparmayı hedefliyorlar. Makasla keser gibi. Çin Seddi Hunların Çin'e saldırılarına karşı yapılıyor ancak şimdi biz görüyoruz ki Rojava'dan buraya yönelik bir saldırı yok. Oradan buraya 1 taş bile atılmış değil. 4-5 yıldır Rojava DAİŞ'e karşı mücadele yürütüyor ancak bugüne kadar Türkiye'ye yönelik bir saldırıları olmadı" diye belirtti.

1960'lı yıllarda Sitililê beldesinden göç edip buraya geldiklerini ifade eden Kardaş, eskiden hem kapıdan hem de sınırdan Rojava'ya gidip geldiklerini ancak duvarlarla birlikte tümden gidemez hale geldiklerini söyledi.

Kardaş, hem kendilerinin hem de sınır hattında yaşayan birçok ailenin akrabalarının olduğunu ve duvarlarla akraba görüşlerinin de engellendiğini dile getirdi.

Rojava ile akraba olduklarını hatırlatan Ramazan Tekin (55) bu teller konulduğunda da insanlarımız gidip eşya getiriyordu bu sınırdan. İnsanlarımız çok fazla bu sınırda yaşamını yitirdi ancak ekonomik olarak bunu sürdürdü. Şimdi de bunu engellemek istiyorlar" dedi.

Tekin, duvarları örenlerin bu milletin birbiriyle ilişki kurmasını istemediklerini vurguladı.

(ekip/dm/sd)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR