DİHA - Dicle Haber Ajansı

Haberler

'Ape Musa'nın kararlılığıyla mücadeleye devam'

 
29 Eylül
14:29 2016

ADANA (DİHA) - Adana'da yerel yayın yapan Radyo Dünya'nın kapatılmasına tepki gösteren radyonun Genel Yayın Yönetmeni Medine Gümüş, Gurbetelli Ersöz'ün direnci ve Ape Musa'nın kararlılığı ile mücadeleye devam edeceklerini kaydetti.

Radyo Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK), KHK'ler kapsamında dün Türksat üzerinden yayın yapan Hayatın Sesi, Tv10, Van Tv, Jiyan Tv, Azadi Tv ile Zarok Tv'nin yayınının karartılması ardından sabah saatlerinde yapılan baskınla kapısına mühür vurulan radyolardan biri de Radyo Dünya oldu. Radyonun Genel Yayın Yönetmeni Medine Gümüş, arama sırasında polisin kendilerine psikolojik baskı uyguladığını belirterek, "Sürekli bize sorular sordular. Polis, 'radyoda bulunan kitap ve malzeme neden burada? Bu kitabın kime ait olduğu öğrenilirse; cezaevinde çıkamazsınız' diyerek tehdit ettiler bizi" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin bir gün içinde dört mevsimi yaşayan bir ülke haline geldiğini kaydeden Gümüş, uzun bir zamandan beri hem RTÜK hem de polisin kıskacında olduklarını hatırlattı. Haklarında onlarca dava açıldığını ve RTÜK tarafından defalarca haklarında para cezası verildiğini ifade eden Gümüş, tüm baskılara rağmen dün susmadıkları gibi bugün de susmayacaklarının altını çizdi.
Gümüş, "Geçmişte buna benzer baskılar gerçekleştirildi. Yine radyomuza yönelik gözaltı ve baskın gerçekleştirildi. Bizleri susturamayacaklarını anladıkları için topyekûn bir saldırıya geçtiler" dedi.

'Özgür basın geleneğini sürdüreceğiz'

Tüm kapatmalara rağmen Gurbetelli Ersöz'ün direnci ve Ape Musa'nın kararlılığı ile mücadeleye devam edecekleri kararlılığını dile getiren Gümüş, şunları aktardı: "Radyoya mühür vurulmuş olabilir; ama biz kararlığımızı her zaman olduğu gibi bugün ve yarında devam ettireceğiz. Tarihimizden aldığımız ışık ve güçle devam edeceğiz."

'Tek dillilik dayatılıyor'

Özgür Gazeteciler Cemiyeti Eşbaşkanı Nevin Erdemir de, OHAL kapsamında çıkarılan KHK ile televizyonların ve radyoların kapatılmasının yeni bir uygulama olmadığını belirterek, yapılan uygulamanın basına yönelik bir darbe girişimi olduğunu aktardı. Radyo Ses'e korsanvari bir şekilde girilerek, kapısının mühürlendiğini vurgulayan Erdemir, "Bu güne kadar çok dillilikten bahseden hükümet, bu gün tek dilliliği, tek yayını dayatan bir politika uyguluyor. Yayın kuruluşlarının kapatılması, hiçbir hukuki süreç işletilmemesi, darbe sonrası geliştirilmek istenen sürecin bir parçasıdır. Bu gün peyder pey adım adım bu tür uygulamalar devam ediyor" diye belirtti.

Farklı yayın kuruluşlarının da bu kapsamda kapatılacağına dair bilgiler aldıklarını söyleyen Erdemir, şöyle devam etti: "Kadının, Kürt'ün, Alevi'nin her türlü kesime yönelik yayıncılığı esas alan televizyon ve radyoların elbette ki hedef olması normal çünkü, iktidarın politikalarını eleştiren bir yayıncılık bu dönemde iktidarın istemediği yayıncılıktır. Eğer yayınla ilgili bir sorun varsa hukuki bir süreç işletilir, cezai yaptırım yaptırılır. 1980 sürecinde dahi basına bu denli yönelim olmadı. Belki gazeteler kapatıldı, gazeteciler tutuklandı ama bu kadar korsanvari bir şekilde girilip, tüm eşyalarına el konulmadı. Bu gün Türkiye'ye baktığımızda ülke de demokrasi adına, basın özgürlüğü adına hiç bir şeyden bahsedemiyoruz."

(ekip/ba/pu)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR