DİHA - Dicle Haber Ajansı

Haberler

Akademisyen Yavuz: Başladığımız yerdeyiz

 
29 Eylül
09:23 2016

SEMSÛR (DİHA) - Barış bildirisine imza attığı için görevinden ihraç edilen akademisyen Güler Yavuz, hükümetin darbe girişimini fırsata çevirerek, kendisine muhalif olan kesimleri tasfiye etme çabası içerisine girdiğini vurguladı.

"Bu Suça Ortak Olmayacağız" başlıklı bildiriye imza attığı için hakkında başlatılan soruşturma kapsamında 22 Ağustos'ta görevinden uzaklaştırılan Adıyaman Üniversitesi Eğitim Bilimleri öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr Güler Yavuz, 1 Eylül'de de OHAL kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile görevinden ihraç edildi. Soruşturma süresince, soruşturma hakkında bilgilendirmediklerine dikkat çeken Yavuz, hükümetin darbe girişimini fırsata çevirerek, kendisine muhalif olan kesimleri tasfiye etme çabası içerisine girdiğini ifade etti.

Yılların emeği bir gecede hiçe sayıldı

Barış bildirisinin yayınlanmasından sonra hedef haline getirildiklerinin altını çizen Yavuz, "Çok ciddi bir hizmet üretiyorsunuz karşılığında sırf süreci eleştirdiğiniz için, sırf olan biten hakkında biz bu suça ortak olmayacağız dediğiniz için sizi tamamen sürecin dışına itebiliyorlar. Hayatımın büyük bir çoğunluğunu bu işe harcadım, yıllarımı verdim. Nasıl olurda bir gecede akademik hayatım sonlandırıla bilinir" diyerek yaşanan hak ve hukuk ihlallerine dikkat çekti.

'Sokaklarda cenazeler dururken mutlu olunmaz'

Barış bildirisinin bir gurup akademisyenin son çığlığı olduğunun ifade eden Yavuz, şöyle devam etti: "Biz bu günleri öngörüyorduk. Savaşın yıkımın neler getire bileceğini ön görüyorduk. Ben derse girdiğim zaman öğrencilerimin gözlerinin içine bakamıyordum, baktığım zaman kendimi mutsuz hissediyordum. Düşünün bir yandan hayat normalmiş gibi devam ediyor. Diğer yandan sokaklarda ve buzdolabında cenazeler bekliyor. Öğretmenler ilçeleri valizleri ile birlikte terk ediyorlar ve siz orda öğretmen olmanın ne kadar iyi bir şey olduğunu öğrencilere anlatmaya çalışıyorsunuz. Ben her şeyden önce bir eğitimciyim. Eğitim alanında uzmanlaşmış bir akademisyenim. Ben bütün bunlar olurken hiç bir şey yokmuş gibi sanki ülkede her şey yolundaymış gibi bir ruh haliyle derslere giremedim. Mutsuzdum, bu mutsuzluğumu açıklayan o bildiriyi gördüm ve kendimi bu çığlığı çıkaracak biri olarak tanımladım."

'Yaşananlara baktığımızda başladığımız yerdeyiz'

Barış bildirisi öncesi ve sonrasında yaşananlara dikkat çeken Yavuz, "Aslında yaşananlara baktığımızda başladığımız yerdeyiz. İnsanların ölmemesi ve mağdur edilmemesi için barışı istediğimizi tekrar belirtmek durumundayım. Ben o bildiriye hiç kimsenin yönlendirmesiyle imza atmadım. Halen yaşananlara baktığımda ne kadar haklı bir içeriğinin olduğunu, insanların ölmesini istememenin ve savaşı reddetmenin neden önemli olduğunu bir kez daha anlıyorum" dedi.

'Bu ülke bizden ne istiyor'

Yavuz, devamında şunları söyledi: "Şimdi ben görevimden ihraç edildim. Bu devlet bana, bu ülkeden git biz seni istemiyoruz. Bu ülkede hiç bir kamu kurumunda çalışamazsın, para kazanamazsın, dolayısıyla hayatını sürdüremezsin. Bundan çıkan sonuç bumudur? Eğer buysa biz gitmeli miyiz, yada kalıp haklarımızı mı aramalıyız? Haklarımızı ararsak sonuca olaşa bilecek miyiz? Hukuksal mücadeleyi ne kadar süre sonra kazanacağız? Hala anlamaya çalışıyorum, bu ülke bizden ne istiyor."

(hyt/ip/sd)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR