OHAL'in kaldırılması için İHD kampanya başlattı - YENİLENDİ
HABER MERKEZİ (DİHA) - İnsan Hakları Derneği (İHD), OHAL'in kaldırılmasına ilişkin Türkiye genelinde 10 gün boyunca sürecek imza kampanyası başlatıldı. Kampanya çerçevesinde birçok ilde eş zamanlı basın açıklaması, eylem ve açıklama yapıldı.
İnsan Hakları Derneği (İHD), İstanbul, Amed, Ankara Şubeleri başta olmak üzere birçok ilde, OHAL'in kaldırılmasına ve süresi dolan OHAL yasalarının geri çekilmesi için imza kampanyası başlattı. Bugün başlayan ve 10 gün sürecek olan kampanyaya ilişkin İHD Ankara Şubesinde basın toplantısı düzenlendi. İHD Şube Eş Başkanı Hülya Mendillioğlu, demokrasi karşıtı 15 Temmuz darbe girişiminin bastırılmasından sonra demokrasi ve özgürlükler adına rahat bir nefes alan toplumun ilan edilen OHAL ve kararnameler ile sivil bir darbe ile yüz yüze geldiğini belirtti. Mendillioğlu, "Darbe girişimi ardından özgürleşme ve demokratikleşme yolunda ciddi adımlar atılmasını beklentisine karşın TBMM denetiminden dahi geçirilmeyen OHAL kararnameleriyle keyfiliğin egemen olduğu baskı rejimiyle korku çemberi yaratılmış oldu" dedi.
Mendillioğlu, resmi yetkililerin yapmış oldukları açıklamalardan elde edilen ve artarak değişen verileri de hatırlatarak, "İlk elli günde 40 bin gözaltı, 20 bin tutuklama yapıldı. 80 bin çalışan açığa alındı. 45 gazete, 24 radyo, 18 TV, 15 dergi, 29 yayınevi, 3 haber ajansı kapatıldı. 100 gazeteci gözaltına alındı. 37 gazeteci tutuklandı (bugün itibariyle 93 gazeteci halen tutukludur). 28 belediyeye kayyım atandı. Bazı şehirlerde muhtarlar görevden alındı" bilgilerini paylaştı.
Mendillioğlu, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği ve bağımsız insan hakları savunucuları OHAL için Siracusa ilkeleri denilen koşulların şart olduğunu vurguladığını belirterek, bu koşulların ihlal edildiğini belirtti.
OHAL ile birlikte ortaya çıkan hak ihlallerine de dikkat çeken Mendillioğlu şöyle devam etti:
"Görevleri nedeniyle hukuki, idari, mali ve cezai sorumlulukları olmayacağı düzenlenmiştir. Oysa cezasızlıkla mücadele OHAL ilan edildiği zaman da dahi geçerli olan bir yükümlülüktür. Yine 668 kararname ile KHK kapsamında alınan kararlar ve işlemler nedeniyle açılan davalara da yürütmenin durdurulmasına karar verilemeyeceği düzenlenmiştir. Oysa bu tür bir düzenlenme ancak kanun ile yapılabilir. KHK ile kanun değişikliği yapılamaz, ilkesi ihlal edilmiştir."
Mendillioğlu son olarak, toplumsal ihtiyaç olan despot, baskıcı rejim değil özgürlükçü rejim olduğunu belirterek, "Toplumun güvenliğini sağlayacak olan baskıcı rejimler değil, herkes için en geniş, eşit , özgürlükçü demokrasilerdir" dedi.
Mendillioğlu, kampanyaya herkesin destek vermesi çağrısında bulundu.
İSTANBUL
İHD İstanbul Şubesi de Türkiye genelinde başlatılacak imza kampanyasının startını şube binasında yaptıkları basın toplantısıyla verdi. Toplantıya, avukat Ercan Kanar, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İstanbul Temsilcisi Ümit Efe, Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi avukatlarından İbrahim Bilmez, İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Süreyya Ağakoç katıldı.
Toplantı salonuna, "OHAL uzatılmamalı, derhal kaldırılmalıdır" pankartı asıldı. Toplantı İHD İstanbul Şubesi Genel Kurul üyesi Mine Nazari'nin imza metnini okuması ile başladı.
Nazari, OHAL ile beraber korku ikliminin yaratıldığını ve 50 bin kişinin gözaltına alındığını belirterek, darbe girişimi ardından tutuklama ve tasfiyeler ile insan haklarını etkileyen olayların gerçekleştiğine dikkat çekti. Eğitim emekçilerinin görevden alınmasının kabul edilemez olduğunu söyleyen Nazari, OHAL'in derhal kaldırılması gerektiğini belirtti.
'OHAL zulüm rejimi haline geldi'
Ardından söz alan avukat Ercan Kanar da, imza kampanyasının tarihi bir rol oynaması gerektiğini vurgulayarak, OHAL'in zulüm rejimi haline geldiğini söyledi. Türkiye'nin sözleşmeleri askıya aldığını dile getiren Kanar, OHAL'in hukuken uzatılamayacağını kaydetti. Darbenin önlenmesine rağmen OHAL'in ilan edildiğine değinen Kanar, tüm yasal durumların çiğnendiği hatırlatmasında bulundu.
'Bu kampanya sıradan bir kampanya değil'
TİHV İstanbul Temsilcisi Ümit Efe ise, OHAL'in faşizan saldırı olduğunu söyleyerek imza kampanyasına ilişkin de şunları belirtti: "Bu kampanya sıradan bir kampanya değil. Hayır sesini duyurmak için yaptığımız bir kampanya olacak ve bir çok ilde birlikte yürütülecek. Biz hiç bir zaman boğun eğmedik, eğmeyeceğiz."
İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Süreyya Ağakoç da, OHAL'de yaşananları izleme grupları oluşturarak gidermeye çalıştıklarını belirterek, gözaltı muayenelerinde İstanbul Protokol'unu uygulamak isteyenlerin ise engellediğini dile getirdi. Ağakoç, imza kampanyasının son derece önemli olduğunu söyledi. Ağakoç'un ardından söz alan avukat İbrahim Bilmez ise, AKP'nin kendi rejimini oluşturmak amacıyla OHAL ilan ettiğini dile getirdi. Hak ihlali yaşayanların yanında olacaklarını belirten Bilmez, kampanyanın işaret fişeği olmasını istedi.
Kampanyayı destekleyen kurumlar ise şöyle: TİHV, ÖHD, ÖDAV (Özgürlükçü Demokrat Avukatlar), İstanbul Tabip Odası, İstanbul LGBTİ Dayanışma, Hevi LGBTİ.
AMED
İHD Amed (Diyarbakır) Şubesi de OHAL'in uzatılmasına karşı başlatılan imza kampanyasına ilişkin şube binasında açıklama yaptı. Toplantıda konuşan İHD Şube Başkanı Raci Bilici, OHAL süresinin uzatılmasının toplumda daha büyük zararlara neden olacağını ifade ederek, bu karardan bir an önce vazgeçilmesi için imza kampanyası başlattıklarını duyurdu. OHAL ile birlikte kentin bütün noktalarında keyfi aramaların yapıldığını araçların durdurulduğunu ve kentin tüm noktalarına MOBESE yerleştirildiğini dile getiren Bilici, "MOBESE'lerin insanların evlerinin içine dahi yerleştirme girişimleri var. Yetmiyormuş gibi valilik hiçbir toplantı, gösteri, stant açma, imza kampanyası başlatma ve basın açıklaması yapma kayıp yakınlarının dahi alanlara çıkmasına izin vermiyor. Diyarbakır adeta bir cezaevine çevrilmiş ve emekçiler gazeteciler hiçbir kesim hakkını arayamaz durumda. Keyfi bir uygulamanın olduğunu yasaların ve sözleşmelerin hiçe sayıldığını, temel hak ve özgürlüklerin askıya aldığı, kimsenin yaşam güvencesinin kalmadığı ve insanlara düşüncesini ifade edecek bir ortam bırakılmadığı ortada" diye konuştu.
İmza kampanyasının 10 günlük bir süre içerisinde gerçekleştirileceğini dile getiren Bilici, "Biz insan hakları savunucularının dahi imza için standı açmasına izin verilmiyor. Bizler de kapı kapı, kurum kurum dolaşıp bu imza kampanyasını yaygınlaştıracağız" dedi.
ADANA
İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi üyeleri de OHAL sürecinde yaşanan mağduriyetlere dikkat çekmek ve OHAL'in ikinci kez uzatılması girişimlerine karşılık ülke genelinde başlatılacak imza kampanyasına ilişkin şube binasında basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda konuşan İHD Adana Şube Başkanı İlhan Öngör, OHAL ilanı ile birlikte ülke genellinde hak ihlallerinin arttığına dikkat çekerek, OHAL'in usul, yer, süre ve amacı acısından hukuka uygun olmadığını ifade etti. KHK'lerle kişi ve özgürlüklerin rafa kaldırdığını belirten Öngör, bu kararlar doğrultusunda bir çok emekçi ve muhalefetin hedef haline geldiğini söyledi. 15 Temmuz Darbe girişimi ardından ilan edilen OHAL ile birlikte artan hukuksuzların gözlemcileri olduklarını dile getiren Öngör, aynı zamanda bu sürecin mağdurları olduklarını da belirtti.
'Toplumsal barış için destekleyin'
OHAL uygulamaların insan hakları ilkelerine tamamen aykırı olduğuna dikkat çeken Öngör, İHD olarak OHAL süresinin uzatılmaması ve toplumun ihtiyacı olan barışın tekrar sağlanması için imza kampanyası başlattıklarını ifade etti. Öngör, toplumsal barışın yeniden sağlanması için tüm Türkiye haklarını bu imza kampanyasına destek vermeye çağırdı.
HATAY
İHD İskenderun Şubesi de, başlatılan kampanyaya ilişkin şube binasında basın toplantısı düzenledi. Açıklamayı yapan Şube Yönetim Kurulu Üyesi Mahmut Aydıncı, darbe girişimi ardından demokratik uygulamaların artması yönündeki beklentilerin aksine ilan edilen OHAL ile birlikte anti demokratik uygulamaların arttığını söyledi. OHAL'in bir an önce kaldırılması gerektiğini belirten Aydıncı, OHAL'e dayanarak, çıkarılan KHK'lerin de geri çekilerek, mağduriyetlerin telafi edilmesi gerektiğini aktardı.
Yapılan açıklamanın ardından ilk imzaları şube yönetici ve üyeleri atarak, kampanya kapsamında kent merkezinde stantlar açılmaya başlandı.
İZMİR
İHD İzmir Şubesi, şube binasında basın toplantısı düzenledi. Dernek üyelerinin yanı sıra çeşitli siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin de katıldığı toplantıda konuşan İHD İzmir Şube Başkanı Ali Aydın, OHAL'in usul, yer, süre, sebep ve amaç açısından hukuka uygun olmadığını belirtti.
Toplumun güvenliğini sağlayacak olanın baskıcı rejimler değil özgürlükçü demokrasiler olduğunu kaydeden Aydın, uzatılması düşünülen OHAL'e derhal son verilmesini istedi.
(ekip/sd/öç)