Hekimlere dönük hak ihlallerine karşı 'İzleme Grubu' kuruldu
İSTANBUL (DİHA) - İstanbul Tabip Odası hekimleri, hekimlere yönelik hak ihlallerini izlemek, raporlamak ve görünür kılmak için Hekimlik İzleme Grubu'nu kurdu.
Olağanüstü Hal sürecinde hekimlik mesleğinin icraa edilmesi noktasında karşılaşılan sorunlar ve sağlık alanında yaşanan hak ihlallerine ilişkin Hekimlik İzleme Grubu oluşturan İstanbul Tabip Odası, oda binasında düzenlenen basın toplantısı ile Grubun duyurusunu yaptı. Toplantıya İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Samet Mengüç, İstanbul Tabip Odası Genel Kurul Üyesi Dr. İncilay Erdoğan ve Hekimlik İzleme Kurulu üyesi Dr. Süheyla Ağkoç katıldı.
Toplantıda konuşan İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Samet Mengüç, sağlık alanının OHAL sürecinde en çok baskı altında olan alanlardan biri olduğunu söyledi.
Bu nedenle sağlık alanında yapılan hak ihlallerini izlemek, değerlendirmek ve basını bilgilendirmek amacıyla bir İzleme Heyeti oluşturduklarını belirten Mengüç, bundan sonra yapılan hak ihlallerine izin vermeyeceklerini ifade etti.
'15 Temmuzdan bu yana hak ihlalleri hat safhada'
İstanbul Tabip Odası Genel Kurul Üyesi Dr. İncilay Erdoğan ise, OHAL süreci ile birlikte insan haklarının her fırsatta ihlal edildiğini, normal süreçte bile bu haklar görünmezken, 15 Temmuz'dan bu yana ihlallerin hat safhaya ulaştığını söyledi. Yapılan hak ihlallerine ilişkin gerekli tüm kurumlara İstanbul Protokolü'nü hatırlattıklarını belirten Erdoğan, yapılan hak ihlallerine karşı kurdukları İzleme Heyeti ile de mücadeleye devam edeceklerini söyledi.
Yapılan konuşmalar ardından basın metnini ise Hekimlik İzleme Kurulu üyesi Dr. Süheyla Ağkoç paylaştı.
'İstanbul Protokol'ü ihlal ediliyor'
OHAL dönemlerinde insan hak ve özgürlüklerini yönelik ihlallerin, gözaltı, tutuklama ve işkence olasılığının arttığını dile getiren Ağkoç, "Gözaltında veya cezaevinde olanların muayenelerinin tıbbi etik ve İstanbul Protokolü ilkelerine göre yapılmaması ve tıbbi raporların buna uygun düzenlenmemesi, Dünya Tabipler Birliği etik ilkeleri ve uluslar arası hukuk normları açısından 'işkence bulgularının gizlenmesi' ve 'hekimin işkenceye katkıda bulunması' olarak değerlendirilmektedir" dedi.
'OHAL, ülkenin sağlık ortamında da olumsuzluklara neden oldu'
Ağkoç, OHAL uygulaması ve Kanun Hükmünde Kararnameler ile yaratılan baskı ortamının, emekçilere yönelik fişleme uygulamalarını beraberinde getirdiğini de kaydetti. Ağkoç, "Bu uygulamalar ile kamu emekçilerine suçlu muamelesi yapılarak korku ve itaat ortamı yaratılmaya çalışılmaktadır" ifadelerini kullandı.
Ağkoç, sözlerinin devamında 15 Temmuz'dan bu yana yaşatılan OHAL'in ülkenin sağlık ortamında da olumsuzluklara neden olması nedeniyle hekimlere yönelik yapılan hak ihlallerini izlemek, raporlamak ve görünür kılmak için Hekimlik İzleme Grubu'nu kurduklarını kaydetti.
Ağkoç, "Darbe fırsatçılığına ve cadı avına çevrilen keyfi uygulamalara izin vermeyeceğiz. Bu süreçte meslektaşlarımızın 7 gün 24 saat arayabileceği bir telefon hattı ile yanında yer alacak, yaşanabilecek baskı ve hak ihlallerinin takipçisi olacağız" diye konuştu.
(ai-my/nd/öç)
