Ayşe öğretmene destek verenlerde sanık konumunda
ANKARA (DİHA) – Kürdistan’daki çocuk katliamına dikkat çeken öğretmen Ayşe Çelik’e destek verdikleri için akademisyen Sibel Özbudun, Yazar Temel Demirer, Mahmut Konuk ve gazeteci Ercan Sadık İpekçi ile Perihan Pulat’ın ifadeleri alındı.
Katıldığı bir televizyon programında Kürdistan'daki savaşa dikkat çekerek, "Çocuklar ölmesin" dediği için AKP'nin saldırılarına maruz kalan ve yargı tarafından yargılanan Ayşe Öğretmen'e (Ayşe Çelik) destek verdikleri için akademisyen ve yazarların ifadeleri alındı.
Bakırköy 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından açılan soruşturma kapsamında akademisyen Sibel Özbudun, Yazarlar Temel Demirer, Mahmut Konuk. gazeteci Ercan Sadık İpekçi ile Perihan Pulat’ın talimatla ifadesi alındı. Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından, “örgütün ve amacının propagandasını yapmak" suçlamasıyla ifadesi alınan akademisyenler, söylediklerinin arkasında durdu.
'Sorun ifade özgürlüğü sorunudur'
Temel Demirer, davadaki temel sorunun ifade özgürlüğü sorunu olduğunu belirterek, Ayşe öğretmenin ifadelerinin doğru olduğunu ve Ankara 6’ıncı Sulh Ceza Hâkimliğince haklarında görevsizlik kararı verildiğini hatırlattı. Demirer, beraat istemediğini belirterek, hukuka uygun bir karar verilmesi talebinde bulundu.
'Bize uygun söz kral çıplaktır demektir'
Mahmut Konuk ise savunmasında Ayşe Çelik’in düşüncelerine katıldığını, siyasi ve konjöktürel bir dönemden geçildiği için kendilerine dava açıldığını belirterek, herhangi bir örgütle bağlantıları olmadığını söyledi. Konuk, şunları kaydetti:
“Tarihte düşüncelerini açıkça söyleyen herkes bunun bedelini bir şekilde ödemiştir, eğer bize de bedel ödettirmek düşünülüyorsa biz bu bedeli ödemeye hazırız, düşüncelerimizi özgürce söylemeye devam edeceğiz, bize uygun söz ‘kral çıplaktır’ diye bağıran çocuk olsa gerek.”
'Ayşe öğretmenin sözleri vicdani ve insanidir'
Sibel Özbudun da amacının birilerinin propagandasını yapmak olmadığını, aksine Ayşe öğretmeninin sözlerini vicdani, insani ve doğru bulduğu için desteklediğini söyledi. Özbudun, sivil insanların hayatlarının kaybettiğinin resmi evraklarda yerini aldığına da ayrıca işaret etti.
Perihan Pulat da Ayşe Çelik’in konuşmalarında bir örgüt isminin geçmediğini ve kendilerinin de bir örgütle ilişkilendirilmesini kabul etmediğini belirterek, yaşanan bazı gerçeklerden dolayı düşüncelerini açıkladığını söyledi. Pulat, kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
Son olarak savunma yapan Ercan Sadık İpekçi de savunmasını mahkemede yapacağını, yaşanan ölümlerin gerçek olduğunu ve herhangi bir örgüt ile ilişkilendirilemeyeceğini söyledi.
'Dava yok hükmündedir, sözlerin öznesi yoktur'
Savunmaların ardından müdafii avukatları Levent Kanat, Evin Konuk ve Alişan Şahin, davanın yok hükmünde olduğunu belirtti. Avukatlar, Ayşe Çelik’in sözlerinin bir öznesi olmadığını, herhangi bir örgüt veya çocukların kimi öldürdüğüne yönelik de bir ibare olmadığını dolayısıyla iddianamenin tamamen siyasi saiklerle oluşturulduğuna dikkat çekti. Avukatlar müvekillerinin beraatını istedi.
Bu arada duruşma sonrası yargılananlara destek vermek amacıyla duruşmayı izleyen İsmail Beşikçi, "Demokrasi kurumu insanlığın en önemli kurumudur. Her ne şart altında olursa korunması ve desteklenmesi gerekir" diyerek davanın geri çekilmesini istedi.
Temel Demirer de duruşma öncesi yaptığı açıklamada, yolsuzluk, hırsızlık ve katliamlara dikkat çekerek, "Banka soymadık, ayakabı kutullarına para doldurmadık, kimseyi öldürmedik. Adliye önündeyiz çünkü biz çocuklar ölmesin diyenlere destek verdik" dedi.
(sa/kk)
