İktisatçı Kozanoğlu'ndan Başbakan'a: Kaynağınız nerede?
İSTANBUL (DİHA) - Başbakan Binali Yıldırım'ın Amed'de açıkladığı "ekonomi paketi"nin hayata geçmesinin mümkün olmadığını vurgulayan iktisatçı Hayri Kozanoğlu, "Kaynağınız nerde?" diye sordu.
İktisatçı Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, Kürt sorununda "Çözüm mözüm yok" diyerek Amed'de Diyarbakır "ekonomi paketi" açıklayan Başbakan Binali Yıldırım'a "Kaynağınız nerede?" sorusunu yöneltti.
Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın açıklamalarına bakılarak sorunun sadece ekonomik boyutlarıyla çözüleceği yanılgısına düşülebileceğine dikkat çeken Kozanoğlu, "Bu, Bülent Ecevit'in teziydi. Bu dönemde de bir çözüme ulaşılamamıştı ama Ecevit'in bu kadar kırıcı, ötekileştirici, yıkıcı bir dili yoktu. Bir yandan savaşa girerek kendi güvenliğini sağlamaya çalışmak diğer yandan uzun vadeli yatırım planları yapmak gerçekçi değil" dedi.
'Asıl mesele Kürt halkının tanınmamış kimliği'
Sorunun bir kısmının ekonomik olduğunu ancak, sorunun özünün "Kürt halkının tanınmamış kimliği ve kültürü" olduğunu vurgulayan Kozanoğlu, "Zaten müzakere olmadan ekonomik paketlerin herhangi bir getirisi olamaz" dedi.
'Açıklanış şekli bir fikir veriyor'
Hükümetin "ekonomi planını" "şapkadan tavşan çıkartma"ya benzeten Kozanoğlu, "Rakamlardan ve yatırımdan öte bu paketin açıklanış şekli de Türkiye'nin nereye gittiği konusunda bir fikir veriyor. Peki, bu paket, açıklanırken yerel yönetimlere haber verildi mi? Muhalefetin görüşü alındı mı? Bölgede en fazla oy almış, HDP'li vekillerin fikri alındı mı? Meslek kuruluşlarıyla hatta işveren kuruluşlarıyla görüşüldü mü?" sorularıyla "paketin" kadük olduğuna dikkat çekti.
'Hayata geçmesi mümkün değil'
Başbakan Yıldırım'ın 4 yıl içerisinde toplamda 140 miyarlık yatırım planladığını hatırlatan Kozanoğlu, bunun 50 milyar dolarlık bir yatırım anlamına geldiğini ve bunun pratiğe dökülmesinin çok zor olduğunun altını çizdi. Kozanoğlu, "Bu müthiş bir meblağ. Türkiye genel olarak tasarrufları ve yatırımları düşük bir ülke. Aşağı yukarı tüm yatırımların beşte birinin bölgeye yapılması söz konusu. Keşke barış ortamı olsa ve bu paralar harcansa denilebilir ama bu, hayata geçmesi mümkün görünmeyen bir adım" diye kaydetti.
'Amaç halkın gözünü boyamak'
Kürt halkıyla barış yapılacaksa bunun ekonomik yatırımları kapsamasının kaçınılmazlığına değinen Kozanoğlu, açıklanan paketi ise, "Amaç halkın gözünü boyamak ama bu paket buna da hizmet etmeyecektir" sözleriyle eleştirdi.
'Statla müteahhitlerin kasası dolacak'
Kozanoğlu, Amed (Diyarbakır) ve Êlih (Batman) stat yapılma planına ise, "Buralarda yaşayan halkın stada ihtiyacı yok. Bunların yöre halkına bir katkısı da yok. Yalnızca ihaleyi alan müteahhitlerin kasası dolacak. Dikkat ederseniz küçük statlar bile dolmazken dört bir tarafa statlar kuruluyor. Bu, hükümetin gerçeklerden nasıl uzak yaşadığını gösteriyor. Dahası yandaş müteahhitlere ihale verme hesabı var" sözleriyle tepki gösterdi.
'Kaynağınız nerede?'
"Yatırımlara bakıldığı zaman üçte biri Ulaştırma Bakanlığı tarafından yapılacak. Belli ki bölgede de yollar, köprüler yapılacak. Bu, çalışanlara değil de ihaleleri alanlara gelir sağlayan bir tarz demektir. Bu, dev bir bütçe kullanımı anlamına geliyor. Biz solcu kamucu iktisatçılar olarak ne zaman bir proje sunsak bize 'Kaynağın nerde?' diye sorarlar" diyen Kozanoğlu, "Bu paket için de dev sayılardan bahsediliyor. Sıra biz de 'Kaynağınız nerde?" ifadelerinde bulundu.
'Emevi Camii'nde namaz hülyası'
AKP iktidarının Osmanlıcı politikalarına dikkat çeken Kozanoğlu, "Türkiye bölge gücü olacaktı. Bu umutlar artık kalmadı. Hükümetin Rakka oradan Musul'a doğru bir fikri var ama bu kadar ölümlerin olduğu bir coğrafyada kimse Türkiye'ye, Musul'u koklatmaz. Halep için de aynı iştah kabarmış. Ayrıca Türkiye, Suriye'de ÖSO gibi herhangi bir profesyonel askeri kabiliyeti, disiplini olmayan gruplarla işbirliği yapıyor. Bu durum beni korkutuyor. Şam'da Emevi Camii'nde namaz hülya zaten. Bu, gerek Türkiye halkı gerek de bölge halkı için sorunlu bir yaklaşım" dedi.
ÖSO ile TSK işbirliği
Kozanoğlu, Suriye politikalarının yanlışlığını, "Halkı da kandırırcasına sürekli 'Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygılıyız' diyorlar. Sınırı ihlal ederek içeri girmişsin. Hepimiz için utanç olan durum şu ki cihatçıları içeren ÖSO ile TSK işbirliği yapıyor. 'Suriye'de laik bir yönetim istiyorum' diyorsunuz ama beraber savaştığın kişilerden bir tanesi bile laikliği savunmuyor. Bu noktada üst akıl dedikleri emperyalizm 'Madem bu kadar istiyorsun belanı bul!' demiş olabilir" sözleriyle değerlendirdi.
'Kürt halkı kendi topraklarında geçimlerini temin etmeli'
Kürt halkının kendi topraklarında geçimlerini temin etmesi gerektiğini dile getiren Kozanoğlu, "Bölge halkının metropollerden çok kendi şehirlerinde çalışması geçimini sağlayabilmesi gerekiyor. Bu yüzden ben ancak bölgede tekrar barışın sağlanması ve müzakerelerin başlaması, karşılıklı ateşkesin başlaması sonucunda bu önlemlerin konuşulabileceği fikrindeyim" diye konuştu.
'Başkanlık kan ve acı getirir'
Hükümetin Kürt politikasını eleştiren Kozanoğlu, şöyle devam etti: "Hükümet, tüm erkleri tek bir noktada toplamak ve başkanlığı getirmeye odaklanılmış vaziyette. Amaç halkı milliyetçileştirmek, mezhepsel ve etnik temelde bölmek. 'Sonuçta halkın çoğu Türk ve Sünni bizim yanımızda yer alacaktır' şeklinde düşünerek başkanlığın yolunu açmak istiyor. Bu da ancak kan ve acı getirir."
'Güvenlik endişeleri ekonomik endişeleri geçti'
Yaşanan "güvenlik" endişelerinin ekonomik endişeleri geçtiğini de ifade eden Kozanoğlu, şunları söyledi: "İnsanlar akşam sağ olarak eve döndüklerinde açlıklarını tokluklarını pek dert etmiyor.2002'den beri uygulanan politikalarla bir yere gelemediğimiz ortada. Ne yazık ki ülkeyi kimlik ve kültür endeksli olarak ayırdıkları için insanlar ekonomik emeklerinin karşılığını arayacak durumda değil. Bunun çözümü de halkı kimliğine kültürüne bakmadan sınıf endeksli olarak hem bölgede hem de batıda sendikal olarak örgütlenmesinden geçiyor."
(mk/za/sd)