'Sanat üretme özgürlüğümüz tehlikede'
İSTANBUL (DİHA) - Sanat Meclisi, sanatın üretilebilmesi için darbe ve OHAL'e karşı birlikte dayanışma çağrısını yaparak, "Sanat üretme özgürlüğümüz tehlikede. Birbirimizle dayanışma içinde direnmeliyiz" dediler.
Aynalı Geçit Etkinlik Mekanı'nda "Sanata darbe vurulamaz, Olağanüstü hal kaldırılsın" pankartı ile basın açıklaması düzenleyen Sanat Meclisi üyesi sanatçılar, sanat üretebilmek için özgür alanların ve koşulların oluşması gerektiğini ifade ettiler. 2015 yılından günümüze kadar sanat ve sanatçı üzerinde yaşanan hak ihlallerinin raporunu da paylaşan meclis üyeleri, OHAL ile birlikte ihlallerin arttığına dikkat çekti.
'Ne oluyor?'
2013 yılında aralarında oyuncu, yönetmen, yazar, şair gibi birçok sanat alanında yer alanlar tarafından kurulan Sanat Meclisi üyeleri gerçekleştirdikleri basın açıklaması ile yaşanan hak ihlallerine dikkat çekti. Basın açıklamasını meclis üyeleri adına oyuncu Mehmet Esenoğlu okudu. Esenoğlu, Türkiye'de herkesin birbirine "ne oluyor?" sorusu yönlendirdiğini ifade ederek, "Ülkeleri yöneteler ve ülkenin bir kesim insanı için ölümler olağanlaşmış durumda. Bir araştırma yapsak kim kiminle savaşıyor belli değil" dedi. Sanatçının, sanat üretilmesi için özgür çalışma alanlarına ihtiyacı olduğunu belirten Esenoğlu, "Ülkeyi yönetenler bize 'ağzınızı dahi açmayın' diyor. OHAL gerekçe gösterilerek sanatsal her türlü etkinliğe yasak konuluyor" diyerek sanatçıların ve halkın dayanışma içinde direnmesi gerektiği çağrısını yaptı.
Daha sonra söz alan Grup Yorum üyelerinden sanatçı İnan Altın da, sanat ve sanatçı üzerinde artan hak ihlallerine karşı mücadele edeceklerini ve sanat üretmeye her koşulda devam edeceklerini vurguladı. Tiyatro oyucusu Muzaffer Gezer ise bu yıl Sanat Meclisi tarafından dördüncüsü düzenlenecek olan "Adalet" teması ile halkla buluşacak olan festivale çağrıda bulundu. Gezer, Türkiye'de yaşam ve sanat alanın giderek daraldığına, adalet duygusunun kaybedildiğine dikkat çekerek, "Her sene düzenlenen festival bu sene adalet çağrısı ile yapılacak. Tüm halkımız ve sanat severler 15-16 Ekim'de Sibel Yalçınkaya parkında buluşalım" çağrısında bulundu.
Basın açıklaması sonrası okunan raporda ise, hak ihlallerine dair şunlara yer verildi: Başta Şehir Tiyatroları'na bağlı oyuncuların işten atılması olmak üzere, sergilenecek oyunların yasaklanması, 'Milli oyun' baskısı getirilmesi, Aram Yayınevi'nden çıkan kitapların toplatılması, Avesta Yayınevi'nin kimliği belirsiz kişi ve kişilerce yakılması, Grup Yorum konserlerine güvenlik gerekçesi ile konser yasaklanması basın açıklaması 'Çavbella' marşının okunmasını ile son buldu.
(eç/yk/sd)
