DİHA - Dicle Haber Ajansı

Ekonomi

Amedli işverenler: En büyük teşvik paketi barıştır

 
6 Eylül
12:24 2016

AMED (DİHA) - Başbakan Binali Yıldırım'ın Kürt sorununda çözümü göz ardı ederek açıkladığı, "Doğu ve Güneydoğu Yatırım-Destek Hamlesi" paketi bölgede inandırıcı bulunmadı. Hükümetin yönteminin yanlış olduğunu dile getiren DTSO Başkan Vekili Metin Aslan ve DOGÜNSİFED Yönetim Kurulu Başkanı Şah İsmail Bedirhanoğlu, önceliğin huzur ve barışın sağlanması olduğuna vurgu yaparak, bölgeye yapılacak en büyük teşvikin barış olacağını ifade etti.

Başbakan Binali Yıldırım, iki gün önce yoğun güvenlik tedbirleri altında Amed'e (Diyarbakır) gelerek Cahit Sıtkı Tarancı Kültür Merkezi'nde 23 ili kapsayan yeni bir ekonomik kalkınma "Doğu ve Güneydoğu Yatırım-Destek Hamlesi" paketini açıklamıştı. Açıklanan teşvik paketini değerlendiren Amed'teki işverenler, en büyük teşvik paketinin bölgeye barışın ve huzurun gelmesi olduğunu söyledi. Diyarbakır Ticaret Sanayi Odası Başkan Vekili Metin Aslan, teşvik paketini yeterli görmediklerini belirterek, sürdürülebilir olabilmesi için bir bütün olarak barış ortamının olması gerektiğini vurguladı.

En büyük teşvik ve yatırım paketi olarak barışı gördüklerini dile getiren Aslan, "Huzur ve kardeşlik ortamının sağlanması gerektiğini ve kalıcı olmasını düşünüyoruz. Ki bu paketler ve teşvikler yerini bulsun. Kürt sorunu ve yaşadığımız bu kadar ortam ve çatışma varken buraya tekrar gelip yatırım yapması mümkün değil. Zaten bu cazibe merkezleri 23 ilden oluşuyor. Gümüşhane gibi iller var. Gümüşhane dururken gelip burada yatırım yapılması çok da akılcı gelmiyor" diye konuştu.

'Hayat bulması için barış süreci oluşması gerekir'

Bu paketin ne kadar gerçekçi ve sürdürülebilir olacağına dönük kaygılarını dile getiren Aslan, şöyle devam etti: "Daha önce arazi bedava veriliyordu yatırımcıya. Fabrika veya bir yatırım yapmayı düşünen bir yatırımcı araziyi bedava tahsis edebilirdi. Bu destekle birlikte üst yapıyı da devletin yapacağı ve alım garantisi vereceğini söylüyor. Bir bütün olarak baktığımızda çok avantajlı geliyor, olumlu geliyor. Sanayi ve ticaretin gelişmesi, istihdamın artması, işsizliğin düşmesi bu anlamda olumlu. Ama bir bütün olarak baktığımız zaman işsizlik oranı bakımından Türkiye bölgeler arasında gelişmişlik farkına baktığınızda farkın en fazla olduğu bir ülke. Dolayısıyla bu gelişmişlik farkını kapatması gerekende zaten devlettir. Bunun hayat bulması ve sürdürülebilir olması için bir bütün olarak barış sürecinin oluşması gerekir."

'Proje genelde bekle gör politikasıyla yapılıyor'

Bir paket açıklanırken alt yapı oluşturulup buna göre hazırlanması gerektiğini belirten Aslan, burada 10 yıl hedeflenerek 10 yıl boyunca yatırımların yapılacağı söylendiğini hatırlattı. Gelişmişlik farkının uçurum haline geldiği dengesizlik varken bunu uzun vadeli bir takvime bağlamanın mümkün olmadığını dile getiren Aslan, "Çünkü yıllarca ihmal edilmiş bir bölgeden bahsediyoruz. Dolaysıyla bunun kapatılması için daha somut ve kısa sürede bitirilecek proje olması gerekiyor. Proje genelde bekle gör politikasıyla yapılıyor. Bir bakalım tutuyor mu, tutmuyor mu? Tutabilmesi için zaten huzur ortamının ve barış ortamının olması gerekiyor. Konutları TOKİ eliyle yapmayı planlıyorlar. Diyarbakır'da şuanda halihazırda bitmiş ve satılamayan konutlar varken bunu yapmak biraz daha popülist bir ekonomik yaklaşım diyebiliriz. Bunu ihtiyaçları tespit edip ona göre değerlendirmek gerekiyor. Konutların dengesiz bir şekilde yapılması kaynakların boşuna sarf edilmesi anlamına gelir" dedi.

'Diyalog kapılarının aralandırması gerekir'

Doğu ve Güneydoğu Sanayici ve İş Adamları Dernekleri (DOGÜNSİFED) Yönetim Kurulu Başkanı Şah İsmail Bedirhanoğlu da, bölgenin ekonomik anlamda son bir buçuk yıllık çatışmalardan çok olumsuz etkilendiğini, hükümetin istikrarı sağlaması gerektiğini söyledi. Çatışmaları sonlandıracak bir takım diyalog kapılarının aralandırması gerektiğine işaret eden Bedirhanoğlu, "Bunlar olursa bölgenin çok ciddi ekonomi potansiyeli var. Ciddi bir şekilde ekonomik hareketlilik sağlamak mümkün. Gerçekten ne yaparsak yapalım nasıl bir cazip teklifler götürürsek götürelim dışarıdan yatırımcı bölgedeki güvelik ve istikrarla ilgili olumsuz algı var olduğu sürece pek gelmez. O açıdan önemli olan o algıyı değiştirebilmek. Onun için de mutlaka bu çatışmaları sonlandıracak bir takım temaslarda bulunacak görüşmelerde bir takım çabalar içerisinde olması, bu çatışmalar bu olaylar devam ettiği sürece gerçekten dışarıdan yatırımcıyı çekebilmek çok zor ve gelmez" diye konuştu.

(rd-bo/fç/sd)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR