DİHA - Dicle Haber Ajansı

Kültür Sanat

Gerillayı hem oynadı hem de yaşadı

 
27 Ağustos
09:08 2016

İZMİR (DİHA) - 12 yıl önce yaşamını yitiren sanatçı gerilla Gafur Doğan'ın (Hêvî Şanoger), "Halkın sanatçısı halkın savaşçısıdır" sözü ile özetlediği sanat anlayışı, gerilla yaşamındaki sanatsallığı ve gerilla mücadelesinin değiştirdiği toplumu, gerillanın özgün dili ile anlatarak, özgürlük mücadelesinde milat oldu. Doğan'ın savaştıkça güzelleştiğini belirten ailesi, Doğan'ın en büyük hayalinin Amed'de Kürt halkının karşısında Evdalê Zeynikê rolünü oynamak olduğunu söyledi.

Oynadığı ve kaleme aldığı tiyatrolar ile Kürdistan dağlarında verdiği özgürlük mücadelesiyle Kürt tiyatrosunun kimlik bulmasında büyük emek sahibi olan Gafur Doğan'ı (Hêvî Şanoger) yaşamını yitirilişinin üzerinden 12 yıl geçti. 27 Ağustos 2004 tarihinde Kürt Tiyatro Festivali'ne katılmak için Maxmur'dan Kerkük'e giderken yaşanan trafik kazasında hayatını kaybeden Doğan, "Halkın sanatçısı, halkın savaşçısıdır" sözüyle özetlediği sanat anlayışı Kürt Kültürün gelişmesinde bir milat oldu.

Taşı işlediği gibi Kürt kültürünü de işledi!

Doğan, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü'nde 1971 yılında Mêrdîn'in Ömerli İlçesi Xırbekevır (Öztaş) köyünde doğar. Ömeryan köyünde başladığı eğitimine baskılar sonucu Qoser'de (Kızıltepe) devam eden Doğan, 1983'te tiyatro kursuna gider. İlk olarak kendi yaşam hikayesi olan 'Gurî' adlı hikayeyi yazan Doğan, taş işçiliği yaparak yaşamını sürdürür. 90'lı yılların başında İzmir'e giden Doğan, genç bir taş işçisiyken Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) bünyesinde 1994 yılında tiyatro çalışmalarına başlar. Hem bir devrimci hem de tiyatrocu olan Doğan, ilk "Ronahi-Simurg" adlı oyunda yer alır ve bir dengbêji canlandırır.

Gerillayı hem oynadı, hem de yaşadı...

1997 yılında içerisinde yer aldığı bir grupla, MKM bünyesinde "Şanoya Hêvî" topluluğunu oluşturan Doğan, 1995 yılında "Umudumuz Sizsiniz" isimli bir oyunda "Hêvî" karakterini oynayan tiyatrocu tutuklanınca yerini alır. Doğan, oyunda kafası karışık askere gitmek istemeyen Kürt genci "Hêvî" rolünü oynarken, "Hêvî" oyunun sonunda özlem duyduğu gerilla yürüyüşüne katılır. Doğan oynadığı "Hêvî" rolüyle bütünleşerek 1998 katıldığı gerilla yaşamında "Hêvî" adını alır.

'Halkın sanatçısı halkın savaşçısıdır'

'Halkın sanatçısı halkın savaşçısıdır' sözüyle özetlediği sanat anlayışı çerçevesinde gerillada tiyatro çalışmalarını sürdüren Doğan, gerillada tiyatronun gelişmesinde ve Kürt tiyatrosunun kimlik bulmasında büyük emek sahibi oldu. Doğan, hem yurtsever hem de tiyatrocu olarak toplumun sorunlarına eserlerinde yaşattı. Doğan, gerillada "Birîna Kado", "Demokrasî Wihaye", "Xwedê Huta Ango Bedet", "Agirê Bêdawî", "Çîroka Gul û Masî" oyunlarını yazdı. Oynadığı oyunlardan bazılar şunlardır; "Çîroka Axê", "Zîlan", "Levha Qaderê", "Nemrut", "Teyrê Zîv", "Kurdistan Dagirkere", "Azra". Bunlarla birlikte "Berf" isminde kısa metrajlı bir film senaryosu yazan ve oynayan Doğan'ın rol aldığı filmler ise "Eyna Bejnê" ve "Jenura".

Tiyatroyu, gerillanın özgün dili ile ele aldı

Sanatçılığını gerilla yaşamıyla birleştiren Doğan, PKK sanatında ve tiyatrosunda da çok önemli bir emeğin sahibi oldu. Dağda devrimci sanata büyük katkılar sunan Doğan, gerilla yaşamındaki sanatsallığı ve gerilla mücadelesinin değiştirdiği toplumu, gerillayı, gerillanın özgün dili ile anlatarak birçok esere imzasını attı.

'Evdalê Zeynikê rolü en büyük hayaliydi'

Çok sempatik bir yapısının olduğunu ifade eden Doğan'ın ağabeyi Şehmuz Doğan, "Hêvî hep, 'şehirler bana yetmiyor. Gideceğim buralardan' diyordu" dedi. Doğan'ın en büyük tutkularından birinin de Amed 'de (Diyarbakır) Kürt çocuklarına tiyatroyu oynatmak olduğunu belirten Doğan, "Amed'de Kürt halkının karşısında Evdalê Zeynikê rolünü oynamak en büyük hayaliydi" diye konuştu.

'Sanatın her alanda çok yetkindi'

Doğan'ın kız kardeşi Zahide Doğan ise, Doğan'ın çocukluluğundan beri tiyatroyu sevdiğini, müzik, resim yaptığını, folklor oynadığını belirterek "Hêvî sanatın her alanda çok yetkindi" dedi. Çocukluğundan beri Doğan'ın taklitler yaptığını belirten Doğan, "Hêvî'nin zamanı çok kısaydı. Ama kısacık ömrüne çok şey sığdırdı Hêvî" diye konuştu.

'Gülüşleri sonsuzdu'

Doğan'ın ablası Neriman Doğan, Doğan'ın sonsuzluğu ifade eden gülüşlerinde bile bir sanatsallığın olduğunu belirterek, "Hêvî'nin gülüşleri, özlem duyduğu gerilla yaşamı ve Kürt tiyatrosunun ölümsüzlüğünü yansıtıyordu" dedi.

Halkı ve sanatı için savaştı

Doğan'ın tiyatro oyunları Kürtçe yazmaya özen gösterdiğini belirten arkadaşı Vedat Kuşku, "Hêvî, 'Halkın sanatçısı halkın savaşçısıdır. Bir kere oynadığımız zaman neden iki kere daha oynamıyoruz?' diyordu. Çıkan üretimin en fazla nasıl yayılacağı ve halkı örgütleneceği üzerinden çalışıyordu. Sonsuz bir enerjisi vardı" dedi. Doğan'ın gerillaya katılmasının ardından Med TV'de gerillada oynadığı bir oyuna denk geldiğini belirten Kuşku, Doğan'ı izlerken oyunculuğunu çok geliştirdiğini ve gerillada hiç boş durmadığını fark ettiğini söyledi.

'Hêvî savaştıkça güzelleşti'

"Hêvî deyince benim aklıma örgütlü yaşamdaki bir insanın nasıl değişebileceğinin örneğidir" diyen Kuşku,"Yeni geldiği zaman düzenin tüm özelliklerini taşırken örgütle tanıştığı süre içerisinde mükemmel bir insana gidişatın yolundaydı" dedi. PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın 'Savaşan güzelleşir' sözünü hatırlatan Kuşku, Doğan'ın Öcalan'ın bu sözüne tam denk gelen bir insan olduğunu söyledi.

(gö-mş/cnö/mö)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR