DİHA - Dicle Haber Ajansı

Ekonomi

Katırcıoğlu: Ekonomide daralma yaşanacak

 
10 Ağustos
09:11 2016

İSTANBUL (DİHA) - 15 Temmuz darbe girişimi ardından ekonomik daralmanın yaşandığı Türkiye ekonomisini değerlendiren Prof. Dr. Erol Katırcıoğlu, "Gülen Cemaati'nin ekonomide karşılığı olmasından ötürü önümüzdeki süreçte ekonomik bir daralmanın olacağı açık" yorumunda bulundu.

Ekonomisi dışa bağımlı olan Türkiye'de 15 Temmuz darbe girişimi ile birlikte onlarca büyük firma kepenk indirerek, iflaslarını duyurdu. Birçok şirket ise Gülen Cemaati ile ilişkisi olduğu gerekçesiyle kapatıldı. Bunların yanı sıra Dolar ve Euro'daki artışa nazaran Borsa ve Türk Lirası'nda ise değer kaybı söz konusu. Bugüne kadar ekonomiye dahil edilen kaynağı belirsiz para ile ekonomik daralmanın önü alınmaya çalışılsa da, ekonomiye dair yansıyan en kötü sinyal uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının kredi notunu düşürdükleri Türkiye'yi "riskli bölge" ilan etmesi oldu. Darbe girişimi sonrası Türkiye'de yaşanan bu ekonomik gelişmeleri değerlendiren Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erol Katırcıoğlu, Türkiye'de siyasi sorunların ekonomik sorunları şekillendirdiğine işaret etti.

'Kötü gidişatı durdurmaya dönük hamleler atıldı'

Türkiye'nin siyasi yapısındaki sorunlar çözülmedikçe ekonomik sorunların da çözülmeyeceğini vurgulayan Katırcıoğlu, Türkiye'nin kötü gidişatı durdurmaya yönelik hamleler olarak Rusya ve İsrail meselesinde önemli bir dönüş yaptığını, bunun da ekonomiye olumlu yansımalarının olacağını belirtti.
Darbenin yarattığı basıncın bir sonucu olarak kurlardaki yüzde 7'ye varan artışın toplumun döviz mevduat hesaplarında 9-10 milyar dolar gibi bir azalışa sebep olduğunu ifade eden Katırcıoğlu, "Bu döviz mevduat hesaplarında yüzde 5'lik bir azalış anlamına geliyordu. Bozulan dolarların TL'de yarattığı artışı da dikkate alırsak, darbenin ilk haftasında 2,5- 3 milyar dolara yakın bir sermaye çıkışı olduğunu söyleyebiliriz. Her yıl 30-50 milyar dolar cari açık veren, dış borçları 140-200 milyar dolar civarında olan bir ekonomide bu gidişin iyi bir gidiş olmadığı ortada" diye konuştu.

'O kuruluşlar olmasaydı geçmişteki büyüme gerçekleşemeyecekti'

Standart and Poors, Fitch ve Moondy's gibi uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının darbe girişimi ardından Türkiye'nin kredi notunu düşürmesi üzerinde de duran Katırcıoğlu, Türkiye'de siyasetin popülist bir düşünüşle derecelendirme kuruluşları konusunda olumsuz bir fikre sahip olduğunu kaydetti. Katırcıoğlu, bunu da şöyle ifade etti: "Oysa bu kuruluşlar ülkeye gelmesini istediğimiz yabancı sermayeye işaret vermeye çalışan kuruluşlardır. Tabii ki ülke ekonomisinin yapısal durumunu ve ülke riskini dikkate alarak ürettikleri 'yatırım yapılabilirlik düzeyleri' ülke ekonomisi üzerinde doğrudan etki yapabilir sonuçlar üretir. Sayın Erdoğan, S&P'nin not düşürmesine kızıyor ama bu kuruluşun işaretleri olmasaydı geçmişte yakalanmış olan büyüme de gerçekleşemeyecekti."

Katırcıoğlu, darbe girişimi ardından Cemaat ile ilişkisi olduğu düşünülen ve ekonomide önemli yer tutan büyük şirketlerin kapatılması ile kötüye giden ekonominin, OHAL sürecinden de etkileneceği konusunda öngörülerde bulundu. Katırcıoğlu, "Gülen Cemaati'nin ekonomide de karşılığı olduğunu düşünürsek bu süreçte ekonomik bir daralmanın olacağı açık. Tabii hükümetin Gülen Cemaati'nin kalkıştığı genel kabul görmüş gibi olan askeri kalkışmaya karşılık alacağı tedbirler olacaktır. Bu da normaldir. Buradan ekonomik kriz olma olasılığı konusunda geleceği okumanın mümkün olmadığını düşünüyorum. Hele hele 'darbe olasılığı geçmemiştir' diyen bir Cumhurbaşkanı'nın olduğu bir ülkede ekonomide nelerin olma olasılığı olduğunu öngörebilmek çok zordur" değerlendirmesinde bulundu.

'Türkiye ekonomik olarak bir çıkmaza girdi'

Türkiye'nin ekonomik olarak bir çıkmaza girdiğini söyleyen Katırcıoğlu, "Türkiye zaten böyle bir çıkmazdadır ve bu çıkmazdan çıkmasının yolu da ülkedeki bütün kimliklerin kendi taleplerini ifade edebilecekleri, bu talepleri uğruna demokratik mekanizmalarla mücadele edebilecekleri yeni bir demokrasi yaratabilmelidir. Ekonomik olarak da siyasi olarak da toplumun rahatlaması ancak böyle mümkündür" diye konuştu.

(nd/yk/öç)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR