DİHA - Dicle Haber Ajansı

Politika

Ankara'da sistem değişikliği sancıları

 
1 Ağustos
09:14 2016

ANKARA (DİHA) - AKP ve Erdoğan, darbeyi de gerekçe göstererek sistemde kendi lehine köklü değişiklikler yaparken, HDP sistemin demokratik dönüşümünün sağlanması, CHP ise bu dönüşümün uzlaşı ile yapılması gerektiğine işaret etti. Ayrıca sistem değişikliği konusunda "Beştepe zirvesinde konsensüs" sağlandığı yönündeki iddiaları yalanlayan CHP, MİT ve Genelkurmay'ın Meclise bağlanması gerektiğine işaret etti.

Darbe girişiminin yaşandığı gece gelişmeleri, "Allahın lütfu" olarak nitelendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilan edilen OHAL ile birlikte sistem değişikliğini amaçlayan girişimlere devam ediyor. Şimdiye kadar kritik devlet kurumlarının neredeyse tamamın yapısında çok kritik değişiklikler yapıldı. TSK yeniden yapılandırılıyor ve nihai olarak Genelkurmay ile MİT'in de Cumhurbaşkanı'na bağlanması hedeflar arasında yer alıyor.

Sistem değişikliği kararı Beştepe'deki zirvede mi alındı?

Cumhurbaşkanı Erdoğan en son katıldığı bir televizyon programında sistem değişikliğine gideceklerini, gidildiğini belirterek, daha önce dile getirdiği başkanlığa dayalı sistem modelini bir kez daha gündeme getirdi. Üstelik bu sistem değişikliği konusunda da HDP'nin dışlandığı, CHP, MHP ve AKP'nin katıldığı Beştepe'deki zirvede konsensüse varıldığı yönünde ciddi iddialar var. Ancak CHP'li yetkililer, "iddiaları yalanlarken" sadece uzlaşı aradıklarını ve şayet olacaksa bir konsensüsün de meclis çatısı altında bütün partilerin katılımı ile sağlanması gerektiğine işaret ediyor.

CHP iddiaları yalandı

Konuya ilişkin konuşan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, parlamenter sistemin güçlendirilmesi gerektiğine işaret ederek, sistem krizinin "tüm tarafların dahil olacağı" meclis bünyesindeki bir uzlaşı ile çözülmesi gerektiğini dile getirdi. Özel, MİT ve Genelkurmay'ın Cumhurbaşkanına bağlanmasına karşı olduklarını belirterek, bunun için dile getirilen "istihbarat zaafiyeti" söylemlerine şöyle cevap verdi:

MİT ve Genelkurmay meclise bağlansın

"Suruç'ta evlatlarımız öldü, Ankara katliamında yüzlerce insan kaybettik, İstanbul'daki patlamalarda insanlarımız öldü. O zaman biz istihbarat zaafiyeti var dediğimizde 'hayır istihbarat zaafiyeti' yok diyenler (Cumhurbaşkanı), yaşanan darbeyi eniştesinden öğrendi. Genelkurmay'da 13 yıl kendisine bağlı kaldı başbakanlığı döneminde. 13 yıl sonra geldiğimiz nokta ortada; çatışmalı ortam derinleşti. Her gün şehitler veriyoruz, bu ülkenin evlatları hayatını kaybediyor. Genelkurmay kendisine bağlanınca daha mı ne değişecek? Einstein'in dediği gibi 'aynı hataları tekrarlayıp farklı sonuç beklemek ahmaklık' olur. Tüm partilerin temsil edildiği bir parlamentonun MİT ve Genelkurmay'ın denetimi elinde bulundurması gerekiyor."

Halk yönetimi AKP'ye AKP'de cemaate teslim etti

Ayrıca cemaat örgütlenmesi gerekçe gösterilerek TSK'nın yeniden yapılandırılmasının da kaygılara neden olduğunu belirten Özel, "Bir cemaati boşaltıp diğer bir cemaatı TSK'ya doldurmak sorunu çözmez" diye konuştu. "Erdoğan samimi ise bu sistemi denetlenebilir, şefaf ve seküler anlayışla ve liyakata göre insanların belirlendiği bir sisteme dönüştürmelidir" diyen Özel, "14 yıl önce o günün şartlarında halk iktidarı bunlara (AKP'ye) teslim etti onlarda aldı ülke yönetimini cemaate teslim ettiler" dedi.

HDP: Sistem değişikliği demokratik olmazsa yeni darbeler gelir

Bu tartışmanın önemli bir tarafından bulunan ve istikrarlı bir şekilde sistemin demokratikleşmesi savunna HDP ise, sistem değişikliğinin kendileri gibi toplumun farklı kesimleri dışlanarak sağlanamacağını ve böyle bir değişikliğin krizden başka bir sonuç doğurmayacağı görüşünde. HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, sistem değişikliğine ilişkin şunları söyledi:

'AKP ile ilişkilenen partiler hassas olmalı'

"Mümkün olduğunca geniş katılımla ve olağanüstü şartların dışında bir tartışma ortamı oluşturularak ele alınması gereken yeniden yapılanma konusunun bir dışlama ve fırsatlıçılıkla oldu bittiye getirilmek istenmesi, kabul edilebilir değildir. Parlamentoda bulunan bütün partilerin bu konuda duyarlı ve hassas olması, demokrasiyle bağdaşmayacak ve bütün güçleri tek elde toplayan her türlü arayışa karşı demokratik değişim ekseninde bir uzlaşmanın yolunu açmaları gerekiyor."

'AKP müdahalelerle sadece kendisini güçlendirmeye çalışıyor'

Bilgen, TSK'da yapılan değişikliklerin ve müdahalenin sorunu çözmekten uzak olduğuna işaret ederek, "Kendisine dair hesap verme mekanızmaları olmayan sorumsuz bir mercinin güvenlik bürokrasini yönetmesini, denetim dışı alanın genişlemesi dışında bir sonuç alınamaz. Demokkrasi gereği güvenlik brokrasinin siyasi iradeye tabi olmasının yanı sıra, sivil ve parlementer denetim mekanizmalarının kurumsallaşması gerekiyor. Bu kaosu gerçek bir demokratikleşme ve böylece barışa evirmenin fırsatını kullanmak yerine, içinde bulunduğumuz tabloyu sadece iktidarı güçlendirme aracına çevirmeye çalışmak, yeni darbeleri ve böylesi yapılanmaları engellemek bir yana, gerilim ve kamplaşmayı derinleştirecektir" uyarısında bulundu.

(kk/eb)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR