DİHA - Dicle Haber Ajansı

Politika

Yüksekdağ: Kürt halkına yönelik etnik temizlik savaşı yürütülüyor

 
26 Haziran
13:14 2016

HABER MERKEZİ (DİHA) - Milano'da katıldığı panelde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Kürt halkına dönük etnik temizlik savaşı yürütüldüğünü söyleyerek, "Bu zulmün tek bir nedeni var Kürt halkının ve Kürt halkı ile birlikte mücadele eden sol, sosyalist kesimlerin Türkiye'de merkezi siyasette bir güç olmasına tahammül gösteremediler. Bütün tarih boyunca Kürtleri kendi eşitleri olarak tanımadılar" dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, İtalya'nın Milona kentindeki festivalde "Değişen Ortadoğu'da Kadınların Rolü" başlıklı panele katıldı. Avrupa Parlamentosu Milletvekili ve GUE/NGL üyesi Eleonora Forenza'nın moderatörlüğünü yaptığını panele Senatör Giovanna Capelli, eski Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanı ve Partito Rifondazione Comunista (PRC) Başkanı Paolo Ferrero da konuşmacı olarak katıldı.

Panelde HDP'nin kuruluşuna, programı ve amaçlarına dair bilgi veren Yüksekdağ, Türkiye'deki son politik gelişmeler, savaş süreci ve HDP'ye yönelik baskılar üzerine konuştu.

'Bizleri bir araya getiren halkçı bir demokratik yapının kurulması'

HDP'nin sistem tarafından reddedilen bütün kesimleri bir araya getirdiğini ve bunun çok büyük bir güç açığa çıkardığını ifade eden Yüksekdağ, "Bütün bu farklı kesimler birbiriyle tamamen aynı şeyleri düşünmüyordu. Ama hepimizin ortaklaştığı bir şey vardı, Türkiye'de faşizmin aşılması. Türkiye'de büyük bir totaliter rejim oluşturuldu ve Erdoğan yönetimi bu baskıcı yapıyı çok daha güçlendirdi. Bizleri esas olarak bir araya getiren Türkiye'de halkçı bir demokratik yapının kurulması ve Erdoğan-AKP faşizminin aşılmasıydı" dedi.
Türkiye'nin çok uzun yıllardan beri bir değişim çelişkisi ve sancısı yaşadığını söyleyen Yüksekdağ, "Bizler tarihimiz boyunca askeri cuntalar ve olağanüstü hal uygulamalarıyla yönetilen halklarız. Türkiye halkları yaklaşık 100 yıldan bu yana gerçek ve tam bir demokrasiye ve politik özgürlüklere kavuşamadı. HDP, Türkiye'de büyük bir toplumsal değişimin yaşanması için bir politik özgürlük ortamı yaratmayı hedefliyor" diye konuştu.

Yüksekdağ, şöyle devam etti: "Türkiye'de gerçek anlamda demokratik seçimler yapılsaydı HDP'nin bunun çok daha üstünde bir oy alacağını herkes görüyordu. Bu bizim için iyi bir gelişme ama AKP-Erdoğan rejimi için kabus anlamına geliyordu. 7 Haziran'ın ardından Erdoğan'ın saltanatı için savaş başlatıldı. Bu bir yıllık süre içerisinde ancak diktatörlük rejimlerinde görülen bir vahşet uygulandı. Türkiye'de uygulanan savaş yöntemlerini tarihte Hitler ve Mussolini rejimlerinde görebilirsiniz. İnsanlar diri diri yakıldı. Yaşlı kadınlar, annelerinin karnında çocuklar öldürüldü. Tankların ve panzerlerin gölgesi altında yaşamak zorunda insanlar. Ankara'da, İstanbul'da herhangi bir miting gerçekleştirmek mümkün değil. İnsanlar bizim çağrımızla mitinge gelirken ölmeyi göze alıyor.

'Lice'de ormanlar yanıyor'

Kürt halkına dönük etnik temizlik savaşı yürütülüyor. Ben burada konuşurken Diyarbakır'ın Lice ilçesinde ormanlar yakılıyor. Bu zulmün tek bir nedeni var Kürt halkının ve Kürt halkı ile birlikte mücadele eden sol, sosyalist kesimlerin Türkiye'de merkezi siyasette bir güç olmasına tahammül gösteremediler. Bütün tarih boyunca Kürtleri kendi eşitleri olarak tanımadılar.

'Ezilen kesim tek güvencesi haklı davası'

HDP'nin temsil ettiği kesim aynı zamanda toplumun ekonomik, iktisadi olarak da en aşağıda bırakılmış kesimidir. Hem politik hakları tanınmamış hem de ekonomik, iktisadi olarak en aşağı tabaka olarak görülen kesimdir. Böyle bir kesimin Türkiye'de Meclis'in 3. büyük partisi olmasını kabul edemiyorlar. Bu güç aynı zamanda uğradığı bütün saldırılara rağmen büyük bir direniş örgütleyebilme gücüne sahip. Ezilen kesim çok güçlü bir örgütlülüğe kavuşmuş durumda. Bu örgütlülüğün güvencesi Meclis değil, devlet ve ordu değil. Bu örgütlülüğün tek güvencesi halkın sürdürdüğü haklı dava."

(hd/ns)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR