DİHA - Dicle Haber Ajansı

Kadın

Ankaralı kadınlardan Erdoğan'a: Yaşamımızdan elini çek!

 
5 Haziran
09:12 2016

ANKARA (DİHA) - Sık sık kadınların yaşamına müdahalede bulunan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın son olarak kürtaja yönelik sarfettiği "Hiçbir Müslüman aile böyle bir anlayış içinde olamaz" sözlerine tepki gösteren Ankaralı kadınlar, kadın bedeni üzerinden yürütülen milliyetçi politikaya karşı ortak mücadele çağrısında bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Nüfus planlamasıymış, doğum kontrolüymüş! Hiçbir Müslüman aile böyle bir anlayış içinde olamaz ve burada birinci görev annededir" ifadelerine yönelik kadınların tepkisi sürüyor. Ankaralı kadınlar, AKP'nin yürüttüğü politikanın kadınları birey olmaktan çıkarttığına dikkat çekerek, kadınların bu hak gasplarına karşı birlikte mücadele etmesi çağrısında bulundu.

Erdoğan'ın sözlerinin yeni olmadığını ve 2012 yılında da benzer sözlerle yine kadınları hedef aldığını hatırlatan Gülistan Aydoğdu, AKP'nin kadın düşmanı politikalarının en son TBMM Boşanma Komisyonu Raporunda kendisini açığa vurduğunu dile getirdi. Aydoğdu, "AKP kendi ideolojik giysisini Türkiye'ye giydirmeye çalışıyor. Kürtajın doğum kontrolünün yasaklanması, gibi yöntemlerle kadını birey olmaktan çıkartmaya çalışıyorlar. Bütün kadınlara değmiyormuş gibi görünüyor ama sonuç olarak bütün kadınları ilgilendiren bir mesele bu. Kadınların birlikte mücadele yürütmesi gerekiyor" diye konuştu.

'Sen kimi nerden kovuyorsun'

Ülkenin bir tarafında çocuk ölümleri yaşanırken diğer tarafından kürtaj söylemleri ile çocuk doğumlarını arttırmaya yönelik politikayı kınayan Aydoğdu, Kürdistan'daki savaşa dikkat çekti: "Mesele aslında çocuk ölümleri değil mesele Kürtlerin ölümü. Kürtler öldürülüyor, Kürt çocukları öldürülüyor. Eğer Kürt isen genç, yaşlı, çocuk, kadın olmanın hiçbir önemi yok. Kürt potansiyel katledilmesi yok edilmesi gereken bir etnik kimlik. Ama bu sadece Kürtlerle mi sınırlı kalacak bu ırkçılığın sonu nereye varacak? Bu adam çıkıp çıkıp biz kadın katliamlarını çocuk katliamlarını söylerken, burayı terk edin diyor. Bunlar nereye gidecekler, bu topraklar onların toprakları, sen kimi nerden kovuyorsun?"

'Tavşan mı bu millet, insan insan…'

Devletin nüfus arttırma politikalarının temelinde "savaşacak ve ölecek insan", "ucuz iş gücü yaratmaya" yönelik olduğunu vurgulayan Aydoğdu, şöyle devam etti: "80 milyona iş sağlayamıyor hiçbir gelecek vaat etmiyor. Ama doğurun diyor. Tavşan mı bu millet ya. İnsan insan. Ben çocukların savaşlarda ölmesini istemiyorum. Artık yeter. Bu aynı zamanda bütün vatandaşlara çağrımdır; benim çocuğum öldükten sonra bu vatanın sağ olması beni ilgilendirmiyor. Ben o çocuğu nasıl emek emek büyütüyorsam gecemi gündüzüme katıyorsam, o asker ve polislerin aileleri niye karşı çıkmıyor."

'Yatak odamızdan elini çek'

Emekli Öğretmen Yıldız Akdere de, "Recep Tayyip artık bizim yatak odamızdan elini çeksin" diyerek tepkisini dile getirdi. Kadının kaç çocuk doğuracağına kendisinin karar vereceğini hatırlatan Akdere, "Benim yatak odam bana aittir ve özeldir. Eğer benim ekonomik durumum iyiyse ben bir tane yaparım ya da iki tane yaparım. Buna Recep Tayyip Erdoğan karar veremez" diye konuştu. Akdere, aynı zamanda insanların doğurdukları çocuklara bakacak durumda olmadıklarını belirterek, insanlara sorumluluk yükleyen AKP'nin onların durumunu düşünmediğini söyledi.

'Birçok etnik kimliği de yok sayıyor'

Cumhurbaşkanı'nın "Müslüman" ülke tanımıyla sadece kadın değil birçok etnik kimliği yok sayıldığının altını çizen Göksu Baykal da, "Cumhurbaşkanı her söze; Ateistler, Zerdüştler diye başlıyor. Bu ülkede sadece Müslümanlar yaşamıyor. Hepimiz üzerinden Cumhurbaşkanının konuşma hakkı yok. Zaten biz reddediyoruz. Bütün eylemlerde de bunu haykırmaya devam edeceğiz" dedi.

'Kadının sağlık hakkı da elinden alınacak'

Sağlık Bakanı ve Cumhurbaşkanı'nın kadının bedeni üzerindeki söylemlerini kadının özgürlüğüne bir saldırı olarak gören Baykal, devamla şöyle dedi: "Kürtajın yasaklanması ile birlikte birçok kadının sağlık hakkı da gasp edilecek. Yasaklar ile birlikte birçok kadın kürtaj yapmaktan vazgeçmeyecek ve 'merdiven altı' olarak bilinen gizli şekilde kürtaj olacak. Bu da demek oluyor ki aslında kadının sağlık hakkı da elinden alınacak."

'Bu ülkede yasalar birinin sözü ile işliyor'

Cumhurbaşkanı'nın yasaları ihlal ettiğine vurgu yapan Ümmüsü Seyfi ise, "Bu ülkede yasalar birinin sözü ile işliyor. Çünkü yasa diye bir şey kalmadı" diye konuştu. Bu ülkede doğan çocukların iş ve aşa hasret olduğunu anımsatan Seyfi, ülkenin gittikçe yoksullaştığını, insanların katledildiğini, kadın cinayetleri ve faili meçhullerin arttığına dikkat çekti. Seyfi, tepkisini şöyle sürdürdü: "Önce Cumhurbaşkanı bunlara engel olsun. Önce bu yaşananlar engelleyecek bir yasaya ihtiyaç var. Ama şu var ki herkes kendi cebini düşünüyor. Değil üç tane bir tane çocuğa bakacak gücümüz yok."

(sdt/kk/sd)





Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR