DİHA - Dicle Haber Ajansı

Ekoloji

Dalçev İztuzu'nda meydan okuyor!

 
27 Mayıs
09:45 2016

MUĞLA (DİHA) - İztuzu Plajı'nda işletme yetkisi elinden alınan DALÇEV A.Ş. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının kararını tanımayarak plajda faaliyetlerini sürdürüyor. Şirketin biran önce alanı terk etmesini isteyen hayvan hakları savunucuları ve ekolojistler, daha önce başlatılan direnişini devam ettirilmesi gerektiğini dile getirdi.

Muğla'da deniz kaplumbağaları Caretta Caretta'ların üreme alanı İztuzu Plajı'nın işletme yetkisine dair Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, DALÇEV A.Ş.'nin alanı ivedilikle boşaltmasını istemesi ile yeniden gündeme gelirken, bakanlık kararını tanımayan şirket, jeneratör ve benzeri malzemelerini deniz yoluyla gizlice plaja indirdi. Kolluk kuvvetlerinin izlenmekle yetindiği plajın rant merkezi haline dönüşmesine tepkiler de sürüyor. Ekoloji aktivisti Sergen Sucu, İztuzu'nu Kurtarma Platformu'nun 1.5 seneden beridir o plajın sermayeye peşkeş çekilmemesi için mücadele ettiğini hatırlatarak, devletin mahkemesi ve bakanlığı ile çelişki yaşayarak plajın hala sermaye tarafından mülkleşeceğini söyledi.

AKP hükümetinin 12 seneden beri plajları özelleştirip halkın denizden güneşten dahi yararlanmasına müsaade etmediğini dile getiren Sucu, şunları söyledi: "Hükümetin bu yaklaşımı gün geçtikçe devam ediyor. Bakanlık ve mahkemenin çelişki yaşaması da bunun devam edeceğinin kanıtıdır. Çünkü dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan bölgeyi DALÇEV'e hibe etmiştir. Bu gün ise başka bir sermayedara peşkeş çekmek için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kararı iptal etmiştir. Her alanda olduğu gibi kendi kararlarını dahi uygulamayan Karadeniz'den Ege'ye denizlerden derelere talancı ve yalancı sömürücü bir hükümetle karşı karşıyayız. İztuzu plajı hem halk açısından hem de biyolojik çeşitlilik ve ekosistem açısından oldukça önemlidir. Bölge Caretta Carettalar açısından üreme ve geçiş güzergahıdır. Bu nedenle doğanın ve halkın hakkı gasp edilmemelidir. İztuzu plajını tüm şirketler terk etmeli, İztuzu halkların ve hayvanların ortak yaşam alanı olarak kalmalıdır"

Son olarak İztuzu Plajı'nın talanına karşı direnmeye çağıran Sucu, "Doğanın güzelliği için hiçbir emek harcamayan insan ise başka türleri kovuşturarak kendi türüne bu güzelliği para karşılığı satıyor. Bu karara rağmen iztuzu için direniş devam etmeli ve bu direniş derelerin ormanların toprakların kardeşliğinin yanında büyütülmelidir" diye konuştu.

'Ticari bir meta olarak görülüyor'

Hayvan özgürlükçü aktivist Duygu Zengin de, İztuzu'nun ticari bir meta olarak görüldüğünün altını çizerek, "İztuzu eskiden devletin dokunmayı unuttuğu dediğimiz ender doğal alanlardan biriydi. Şimdi ticari bir meta olarak görülüyor. Bölge insanlarının direnişi görmezden geliniyor. Katılımcı ve çevreci bir yönetim politikası izlenmesini ve iztuzu plajına yönelik işgalin kaldırılması, kiralanma işlemlerinin iptali talebi söz konusudur" dedi.

İztuzu Plajı'nın Caretta Caretta kaplumbağalarının da yaşam alanı olduğuna dikkat çeken Zengin, bir anlamda insanın hayvanlarla kurduğu ilişkinin yıkıcılığa yol açmayacak bir zeminde nasıl ele alınabileceğinin imkanını sunduğunu söyledi. İztuzu direnişiyle Caretta Carettaların varoluşlarını sürdürebilecekleri koşulları koruma, yaratma ve çoğaltma sorumluluğunu üstlenmiş insanların mücadelesine tanık olunduğunu vurgulayan Zengin, şöyle devam etti: "Devletin çevre katliamına yol açan politikaları birçok canlının doğal yaşama alanını yok ediyor. Doğayı ortadan kaldıran 'insanların' böyle bir sorumluluk alması benim için oldukça önemli çünkü insanın insan olmayan canlılara karşı da politik bir sorumluluğu var. Aslında bu her alanda öyle. Türkiye'de başka olanla birlikte yaşamanın, dışlayıcı ve tahakküm edici olmayan formunun tesisini aramamız gerekiyor. Orada gösterilen direnişte bu formun bir parçası olması nedeniyle önemlidir" dedi.

(cb/sç/sd)




Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR