Doç. Dr. Çelik: Savaş işsizliği tetikliyor
İSTANBUL (DİHA) - AKP iktidarının barış yerine savaş tercihi ekonomiyi de derinden etkilerken, TUİK ve DİSK-AR'ın hazırladığı ve aralarında uçurum olan işsizlik verilerine dair raporları değerlendiren Kocaeli Üniversite Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Aziz Çelik, TUİK'in işsizlik verilerine dair raporlarda rakamın az görülmesinin sebebinin "dar tanım" hesaplama metodu ile hazırlanmış olması olduğunu söyledi. Çelik, "İşsizlik günden güne artıyor. Savaş işsizliği tetikliyor" dedi.
Türkiye'de iktidarın savaş politikaları nedeniyle her geçen gün işsizlerin oranı artıyor. AKP döneminde artan işsizlik oranına bir de üniversite mezunları eklendi. AKP döneminde üniversite mezunu işsiz sayısı 670 bine kadar yükseldi. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 16 Mayıs 2016 tarihinde yayınladığı 2016 Şubat raporunda, Türkiye'de 3 milyon 224 bin işsizin olduğuna yer verildi. TUİK'in raporunun ardından Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitüsü'nün (DİSK-AR) ise yayınladığı raporda, işsizlerinin sayısının aynı dönemde 6,5 milyon olduğunu açıkladı. Her iki rapor arasında devasa bir fark bulunurken, bu farkın oluşmasındaki temel nedenin altında ise TUİK'in "dar tanımlı", DİSK-AR'ın ise "geniş tanımlı" hesaplama metodunu kullanması yatıyor.
Neden dar tanımlı rapor?
Dünya genelinde bu tür hesaplama ve raporlama çalışmaları yapılırken daha çok "Geniş tanımlı" hesaplama metodu kullanırken, Türkiye ise "dar tanımlı" hesaplama metodunu kullanmayı tercih ediyor. Türkiye'nin "dar tanımlı" hesaplamayı tercih etmesinin temel nedeni ise oranların daha düşük çıkmasını sağlamak. Bir diğer tanımı ile iktidar politikasına göre hesaplama ve rapor hazırlamak.
TUİK, DİSK-AR'ın hazırlamış olduğu raporu değerlendiren Kocaeli Üniversite Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Aziz Çelik, Türkiye'de işsizlik oranının her geçen gün arttığını söyledi. TÜİK'in yayınlamış olduğu işsizlik raporunun "dar tanım" denilen bir metod ile hesaplandığını söyleyen Çelik, raporun bir ay içerisinde iş arayan ve iş aramaya hazır olanların sayısından ibaret olduğunu söyledi. DİSK-AR'ın yaptığı araştırmalarının dünya genelinde kullanılan "geniş tanım" metodu kullandığını ve bu metod ile elde edilen sonuçların daha sağlıklı olduğunu aktaran Çelik, "Raporda özellikle genç ve kadın işsizliği göze çarpmaktadır. Bu sonuçlar, özellikle toplumsal cinsiyet açısından ciddi boyutların oluştuğunu gözler önüne seriyor. Türkiye'de kadınların iş gücüne ve istihdama katılım oranı erkeklere kıyasla çok daha düşük boyutlara ulaştı" dedi. Çelik, üniversite mezunlarının iş bulamamasının nedenini üniversite sayılarının sürekli artmasına bağladı.
'Savaş işsizliği tetikliyor'
Bir yandan Suriye'de yaşanan savaşın ve bunun yaratmış olduğu göç, diğer yandan ülke içinde özellikle son zamanlarda artan savaş ve çatışma ortamının işsizlik ve istihdamı olumsuz etkilediğini söyleyen Çelik, "Savaşın kendisi, pek çok bölge de veya ilde sanayi ticaret üretimi istihdam meselesini köklü bir biçimde etkiliyor. Dolayısıyla iş bulma ve çalışma olanaklarını da kötü etkiliyor. Savaş işsizliği tetikliyor" diye konuştu.
'Mültecilerle ilgili araştırmalar engelleniyor'
"Türkiye'de iş gücü piyasası üzerinde son yıllarda ciddi etkileri olan Suriyeli göçmen işçilerin yaratmış olduğu tahribat ise henüz ölçülmüş değil" diyen Çelik, savaş ve çatışmanın işsizlik ve istihdam sorununu derinleştirdiğine dikkat çekti. Türkiye'deki Suriyeli mültecilerin işsizlik sorunu ile ilgili araştırmaların izne tabi olduğunu belirten Çelik, böyle bir araştırmanın önünün engellendiğini ve zorlaştırıldığını söyledi.
(ai/çk/avt)