DİHA - Dicle Haber Ajansı

Ekoloji

Efemçukuru davasında sona doğru

24 Mayıs
15:25 2016

İZMİR (DİHA) - İzmir'in en önemli su havzasına zarar veren Efemçukuru Altın Madeni'ne ilişkin açılan davanın son duruşması görüldü. Davacı olan çevre ve sivil toplum örgütlerinin avukatları, İzmirlilerin sağlığını ve hayatını tehlikeye atan keyfi bir işlemle karşı karşıya olduklarını belirtirken, mahkeme heyeti, 15 gün içerisinde gerekçeli kararını açıklayacağını kaydetti.

İzmir'de ruhsatı ve ÇED süreçleri mahkemeye taşınan Efemçukuru Altın Madeni'ne, Çevre Mühendisleri, Kimya Mühendisleri, Ziraat Mühendisleri ve Peysaj Mimarları odaları İzmir şubeleri, İzmir Tabip Odası, Türkiye Barolar Birliği, Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP), İzmir-Bergama, Eşme,Sivrihisar, Havran/Küçükdere Elele Hareketi, Avukat Arif Ali Cangı ve Efemçukuru Köyü'nden Ahmet Karaçam'ın açtığı davada verilen yürütmeyi durdurma kararı ardından esas hakkındaki kararın verilmesi için davanın son duruşması İzmir 6'ncı İdare Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya davacılar ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile maden şirketinin yetkilileri ve avukatları katıldı.

Taraflar davaya ilişkin görüşlerini mahkemeye sunarken, Av. Arif Ali Cangı, altın madeninin İzmir'in en önemli su havzasına zarar verdiğini ifade ederek, madenin 1 Haziran'dan bu yana faaliyetini sürdürdüğünü ve Anayasa'nın 2. maddesinde yer alan hukuk devleti ilkesi, 138. maddesindeki yargı kararlarının bağlayıcılığı ilkeleri yerle bir edilerek, İzmirlilerin sağlığını hayatını tehlikeye atan keyfi bir işlemle karşı karşıya olduklarını söyledi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı avukatları ile maden şirketi avukatları davanın reddine karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, tarafları dinledikten sonra 15 gün içinde gerekçeli kararını yazılı olarak açıklayacağını belirtip, duruşmayı bitirdi.

Avukat Cangı, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, "Tahtalı Barajı'nın altın madeni tehdidi altında olduğu söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun davası olmalıdır. Bugün sessiz kalınırsa, yarın çok geç olabilir, İzmir'in kanser kenti haline gelmesini istemiyorsak altın madenine karşı çıkmamız gerekiyor. Altın madeni yüzünden 200-300 bin kişiye su sağlayacak cazibesi yüksel Çamlı Barajına izin verilmemektedir. İzmir, gelecekte susuz kalmak istemiyorsa bu davaya sahip çıkması gerekir" dedi.

(cb/sç/rp)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR