DİHA - Dicle Haber Ajansı

ANKARA (DİHA) - Türkiye halklarının geleceğine ışık tutan 1 Kasım seçimine ilişkin konuşan yazar ve sanatçı kadınlar, özelikle kadınların bu seçimi bir fırsat olarak görüp değerlendirmesi gerektiğine işaret ederek, "Türkiye halkları savaşın bitmesini, eşit ve barış içerisinde yaşamayı istiyorsa, bu seçimi iyi değerlendirip oylarını HDP'den yana kullanmalı" çağrısında bulundu.

1 Kasım tarihi seçimine sayılı günler kala toplumda hem bir umut hem de tedirginlik hakim. Aynı zamanda kritik bir öneme sahip olan 1 Kasım seçimi Türkiye'de yaşayan halkların geleceğine ışık tutmada önem arz ediyor. Türkiye'de yaşayan halkların kaderini belirleyen 1 Kasım seçimine ilişkin gazeteci, yazar, sanatçı ve siyasetçi kadınlar değerlendirmede bulundu.

'HDP'nin kazanması, kadınların kazanması ile eş değer'

Gazeteci Nurcan Baysal, 1 Kasım seçimlerinde HDP'nin barajı aşmasını isteyerek HDP'yi barış umudu olarak gördüğünü dile getirdi. Baysal, "HDP'nin barajı geçmesi aynı zaman da kadın erkek eşitliğini sağlanmasında umut olacak. Yani kadınların yılardır verdiği mücadele kazanmış olacak. Özelikle kadınlar bu seçimi bir fırsat olarak görmeli ve bu temelde sandıklara gidip oyunu kullanmalı. Çünkü HDP'ye verilen her oy aynı zamanda kadın erkek eşitliğini verilen bir oydur" dedi.

'Özelikle kadınlar HDP'ye oy vermeli'

Oyunu HDP'ye vereceğini yineleyen yazar Deniz Türkali, demokrasiye inanan herkesi HDP'ye oy vermeye çağırdı. Kadınlara yönelik her türlü şiddet, taciz ve tecavüze karşı mücadele eden tek siyasi partinin HDP olduğuna işaret eden Türkali, "O nedenle en çok da kadınların HDP'ye oy vermesi gerekir. Herkes mutlaka oyunu kulansın ve oyuna sahip çıksın" diye konuştu.

'Halklar, barış istiyorsa oyunu HDP'ye vermeli'

Gazeteci-yazar İnci Hekimoğlu ise, Türkiye'nin açık bir şekilde dikta rejimine doğru gittiğini belirterek, 1 Kasım seçimlerini çıkış olarak gördüğünü söyledi. Dikta rejimini durdurabilecek, tek partinin HDP olduğuna işaret eden Hekimoğlu, "Türkiye halkları savaşın bitmesini, eşit ve barış içerisinde yaşamayı istiyorsa bu seçimi iyi değerlendirip oylarını HDP'den yana kullanmalı" uyarısında bulundu.

Türkiye'nin en önemli seçimi: 1 Kasım

CHP eski Milletvekili Melda Onur da, 1 Kasım seçimlerini Türkiye'nin en öneli seçimleri arasında yer aldığını belirterek, kritik 1 Kasım seçimine ilişkin öngörüsünü paylaştı: "Sonuç olarak bu bir seçim normal olarak seçim sonucunda bazı partiler daha iyi oy oranına kavuşur. Normal bir seçim olsa elbette ki bunlar düşünülür. Ancak, 1 Kasım seçim sonucu 7 Haziran seçim sonucu gibi çıkarsa, bu ülkenin yine bir erken seçime zorla götürüleceği ve çok daha ağır şiddet koşullarının yaşanabileceği öngörülmekte.

'İktidar güçlendikçe baskısını artıyor'

1 Kasımda iktidar partisi yükselse de, düşse de hiçbir şekilde bir huzur ortamı oluşmayacak. Çünkü iktidar güçlendikçe baskısını artıyor. İktidar zayıfladıkça baskısını artıyor. Bilinmez bir yere doğru gidiyoruz. 1 Kasım'da oy oranlarında ciddi bir değişikliğin olacağını düşünmüyorum. Umuyorum, AKP ak sarayın tahakkümün etkisinden kendisini kurtarır ve normal bir parlamenter demokrasi gibi çalışma yürütür.

'Oy kullanmayanlar artık böyle bir ülke bulamayacak'

1 Kasımda herkesi oy kullanmaya ve sandıklara sahip çıkmaya davet ediyorum. Bu çok önemli bir seçim artık benim oyumdan bir şey olmaz seçimi değil bu gerçekten her bireyin oyunun kaderini belirlediği bir seçimdir. Sandığa gitmeyenler artık dönüp baktığında böyle bir ülke bulamayacaklar. Bunu düşünerekten hareket etmelerini istiyorum. Gerçekten kritik bir seçim, oy vermek ve sahip çıkmak önemlidir."

'Demokrasi umudunu barındırıyor'

Sanatçı Julide Kural ise, kadından, eşitlikten, özgülük ve barıştan yana HDP'ye oy vereceğini açıkladı. HDP'ye oy vereceğini belirten Kural, kritik 1 Kasım seçimine ilişkin şöyle konuştu: "Her zaman seçimlerin önemli olduğunu söylüyoruz. Ancak galiba bu seçimler her zamanki seçimlerden daha önemli bir hale geldi. Türkiye bu kez asal olarak bir dönüm noktasını yaşıyor. Dolayısıyla bu da büyük halkların bu konuda daha kararlı, daha özgürlükçüden demokrasiden yana bir tutum alması konusunda bir umudu barındırıyor.

'Türkiye'nin geleceğini belirleyecek'

1 Kasım seçimi Türkiye'nin geleceğini ve nasıl kurmak istediğine dair önemli ipuçları da verecek. Tarihsel bir sorumluluk bir dönüşüm noktası olduğu ortada. Ağır bir otoriteleşme var. Hepimize önemli görevler düşüyor. Türkiye'de yaşayan halklar, 1 Kasım seçimlerinde tavrını özgürlükten mi yoksa otoriteleşme ve diktatörleşmeden mi yana olacak? Onu da yine 1 Kasım tarihi gösterecek. O nedenle herkesi oy verme çağırıyorum."

(st/kk/avt)