Polisler önce tehdit sonra taciz etti 2016-10-22 11:05:28 DENİZLİ (DİHA) - Pamukkale Üniversitesi’nde okuyan S.G., ailesini ziyaret için gittiği Aydın'da sivil polislerin tehdit ve tacizlerine maruz kaldı. Denizli’de bulunan Pamukkale Üniversitesi’nde okuyan 3'üncü sınıf öğrencisi olan S.G., geçtiğimiz hafta kentte yaşayan ailesini ziyaret etmek üzere gittiği Aydın’da polislerin tehdit ve sözlü tacizine maruz kaldı. Kent merkezinde bulunan evlerinden gece saat 01.30'da ayrılıp, Adnan Menderes Bulvarı üzerinde bulunan sahip oldukları restoranlarını işleten babasına yardıma giden S.G.’nin, daha önceden de gördüğü 2 sivil polis tarafından önü kesildi. ‘Kardeşin kaybolabilir’ dediler! Önü kesen polislerin kendisine ‘Kardeşin de seninle Denizli'ye gelecekmiş. Dikkat et kardeşin köşe başını döndüğünde kaybolabilir’ diyerek üstü örtülü tehditte bulunduğunu aktaran S.G., sonrasında da 'Kaybolursa bizi ara biz elimizle koymuş gibi buluruz' dediklerini anlattı. Bu tehditte bulunan polislerin aralarında gülerek kendisiyle dalga geçtiğini de belirten S.G., maruz kaldığı bu duruma tepki gösterdiğinde ise polislerin ‘Dükkanınızı tarumar etmemiz bir günümüzü almaz’ diyerek tehditlerini sürdürdüklerini kaydetti. 'Cinsiyetçi küfürlerle taciz edildim' S.G., maruz kaldığı bu tehditler üzerine üslubunu sertleştirdiğini ancak polislerin bu kez de kendisine cinsiyetçi küfürler ederek tacizde bulunduğunu dile getirdi. Aynı polislerin bu olaydan sonra da sürekli iş yerlerinin etrafında sivil araçla dolandıklarını paylaşan S.G., polislerin bulundukları aracın içerisinden kendisine el kol hareketi yaparak tacizlerini sürdürdüklerini söyledi. Ailesi korkutuldu Polislerin bu tehdit ve tacizi S.G. ile de sınırlı kalmadı. Geçtiğimiz Temmuz ayında babasının yanına giden polisler, kimi şeyler anlatarak ailesi üzerinden baskı kurmaya çalıştı. S.G., bu görüşmeye dair şunları söyledi: "Ben Kürt halkına destek verdiğimden dolayı polisler babamın yanına gelerek 'Denizli'de 85 kişi gözetimimizde senin kızın tek Türk içlerinde. Kızını kandırmışlar, onu okuldan al emniyete gelin sizinle konuşalım. Yoksa gözaltılar başlayacak senin kızın da içlerinde yıllarca cezaevinde kalacak haberin olsun. Onu kandırıp dağa da yollayabilirler' demişler." 'Türk kimliğimle mücadeleyi yükselteceğim' Kendisi ve ailesi üzerinden kurulmak istenen bu baskıya tepki gösteren S.G., AKP eliyle yürütülen savaşın bugün yaşamın her alanına taşındığına işaret ederek, "Kürtlerle birlikte tüm muhalif kesim sindirilmek isteniyor. Türk kimliğimle yurtsever hareketi desteklediğim için bugün ben, ailem ve arkadaşlarım da polisler tarafından rahatsız ediliyoruz" dedi. 31 Mayıs 2005 yılında PKK saflarında yaşamını yitiren Ekin Ceren Doğruak'ın (Amara) Türk kimliğiyle Kürt halkı için yürüttüğü mücadeleyi hatırlatan S.G., maruz kaldığı baskılara "Amara'nın direniş çizgisini biz Türk kadınları, Kürt halkı ve tüm ezilmiş halklar için yükselteceğiz. Polisler bu şekilde beni sindiremeyecekler" sözleriyle yanıt verdi. (gö/dm/öç)